Marmaris'te iki kaçak iskele yıkıldı
Muğla'nın Marmaris İlçesi Hisarönü Mahallesi'ndeki Limanbaşı Mevkii'nde, bölge sakinlerinin şikayetleri üzerine iki kaçak iskele zabıta ekiplerince yıkıldı.
Bölgede yılda ortalama 60 bin turist gezdiren tekne sahipleri açıklama yapmazken, bölge sakini Erhan Taşel, “Görüntü kirliliği yerine yasal olan neyse o yapılmalı” dedi.
Yaklaşık 7 yıl önce İl Genel Meclisi'nde, Marmaris'e 20 kilometre uzaklıktaki Limanbaşı Mevkii'ne iskele yapılması kararı alındı. Bunun üzerine iskelenin maliyeti olan 550 bin TL ödenek bankaya yatırıldı.
Özel Çevre Koruma Kurumu'ndan (ÖÇKK) gerekli izinler alındı. İzmir Denizcilik Müsteşarlığı'ndan gelen ekipler, iskelenin yerini belirledi. Proje tasdiki için müracaat edilen Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu ise alanın 1'inci Derece Arkeolojik SİT olduğu gerekçesiyle izin vermemesi üzerine iskele yapılamadı.
Bölgeye iddiaya göre yerli ve yabancı turistleri körfezdeki koylarda mavi tura çıkaran bazı tekne sahipleri, iki kaçak iskele yaptı. Muğla'nın Büyükşehir olmasının ardından yetkinin Marmaris Belediyesi'ne geçmesi üzerine, bölge sakinleri iskelelerin denizi kirlettiği ve görüntü kirliliği yaptığı ve yıkılması gerektiği yönünde belediyeye dilekçe verdi. Kaçak olan iskeleleri Marmaris Belediyesi zabıta ekipleri yıktı. Tekne sahipleri yıkımla ilgili açıklama yapmadı.
Bölgede evi bulunan Erhan Taşel, “Yıkılan iskelelerin bulunduğu alan uluslararası sözleşmelere göre Poseidonya çayırlarının bulunduğu ve koruma kapsamında olan bir yer. Bu çayırların ürettikleri oksijen ile bölgemizdeki denizimize ciddi bir katkı sağlamakta. Biz konuya hassasiyet ve duyarlılık gösteren bütün ilgililere teşekkür ediyorum. Çocuklarımız gelecekte buralardan daha iyi yararlanmalı.
Temiz bir deniz ve temiz bir çevre için yaşayanlar olarak da elimizden gelen her türlü gayreti sarfediyoruz. Burada teknesi olan arkadaşlar bir kooperatif kurdular ve resmi iskele için müracaat etmeleri gerekiyordu ama bunu nedense yapmadılar. Kanunda teknelerin kalkacağı yerler olarak iskeleler ve marinalar belirlenmiş. Bölgedeki marinaların bu arkadaşlara duyarlılık göstermesi gerekir.
Marinalarda katı ve sıvı atık tesisleri de var. Bulunduğumuz yer aynı zamanda özel çevre bölgesi. Bu nedenle herkesin hassasiyetle davranması şart. Gri ve kirli atıkların deşarjının yapılması gerekiyor. Yani mavi kart uygulamasının daha dikkatli olarak takip edilmesi şart. Bir de burada yetki kargaşası problemi var. Sahil Güvenlik mi yoksa liman mı denetleyecek bu belli değil. Denizlerimizin daha temiz kalması için bunların da bir an önce çözüme kavuşması gerekiyor” dedi.