ABD’den Hürmüz ve Bab’ül Mendep Boğazları’nda güvenlik hamlesi
İran ve Yemen arasındaki stratejik sularda seyir güvenliğinin sağlanması için ABD, işbirliğini arttırmaya çalışıyor. ABD, bölgeye komuta kontrol gemileri sevk ederken, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri de bölgeye devriye gemisi yollayacak.
ABD, özellikle petrol gemilerinin yoğun geçiş noktalarını oluşturan Yemen ve İran arasındaki stratejik sularda güvenliğin sağlanması için Arap Koalisyonu güçleriyle işbirliği planlıyor. Bölgede güvenlik tehdidinin oluşmasında İran destekli Husiler’i suçlayan ABD, bölgeye komuta kontrol gemileri sevk etmek amacıyla Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin de dahil olduğu bir plan oluşturdu. Geçtiğimiz günlerde tamamlanan plan çerçevesinde Amerika Birleşik Devletleri askeri gemiler temin edecek ve askeri koalisyon için gözetim çabaları sağlayacak. Koalisyon güçleri, ABD’ye ait askeri gemiler ve kendi ülkelerinin bayraklarını taşıyan ticari teknelerin etrafında devriye atacak.
ABD Deniz Piyade Kolordusu Generali ve ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford, bu ayrıntıları ABD Savunma Bakan Vekili Mark Esper ve Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile yaptığı görüşmelerin ardından duyurdu. Genelkurmay Başkanı Dunford, “Hatırı sayılır miktarda ülkeyle, Hürmüz ve Bab’ül Mendeb Boğazları’nda seyir serbestisini koruma altına almak amacıyla ortak bir koalisyon oluşturulabilirliğini değerlendiriyoruz. Önümüzdeki haftalarda bu girişimi siyasi olarak destekleyecek ulusların belirleneceğini düşünüyorum. Daha sonra da askeri güçlerle kapasitenin belirlenmesi noktasında direkt olarak çalışacağız” dedi.
ABD Genelkurmay Başkanı Dunford, yaptığı açıklamada ABD’nin aynı zamanda komuta ve kontrol gemileri de sağlayacağını ama asıl amacın diğer ülkelerin tedarik edeceği gemilerin bu iki komuta gemisi arasındaki sularda güvenliğin sağlanabilmesi için devriye atması olduğunu söyledi. Görevin üçüncü aşaması, ülkelerinin ticari gemilerine eşlik eden koalisyon güçlerini içerecek.
“Diğer ülkeler tarafından gerçek anlamda devriye ve eşlik etme işleminin sağlanması temel beklentimiz” diyen Dunford, mücadelenin boyutunun kendini bu göreve dahil olan ülkelerce sağlanacak gemi sayısına göre ayarlanacağını söyledi. Dunford, “Bu ölçeklenebilir bir operasyon olacak değil mi? Yani az miktarda katkı olursa küçük bir operasyon yürüteceğiz. Ancak, dahil olmaya gönüllü ülke sayısı arttıkça görevi genişleteceğiz” şeklinde konuştu.
ABD’nin boğazlarda seyir serbestisinin güven altına alınması için oluşturulması planlanan uluslararası koalisyon teklifi, Mayıs ve Haziran aylarında petrol taşıyan gemilere Basra Körfezi’nden geçişleri sırasında saldırı düzenlenmesinin ardından hız kazandı. Geçtiğimiz ay İran, Hürmüz Boğazı yakınlarında ABD’ye ait bir insansız hava aracını düşürmüştü.
Dünya petrol akışının beşte birinin geçiş noktası olan Hürmüz Boğazı’nın çevresi, uzun zamandır İran tehdidi altındaydı. İran’ın petrolünü ihraç edememesi halinde ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, nükleer programı üzerinde bir anlaşmayı yeniden müzakere etmeleri için Tahran’a baskı yapayı deneyecek.
ABD’nin küresel müttefiklerinden Japonya’nın Baş Kabine Sekreteri Kotaro Nogami, ABD Genelkurmay Başkanı Dunford’ın açıklamasına doğrudan yorum yapmaktan kaçındı. Nogami, “Orta Doğu’da yükselen tansiyon nedeniyle oldukça endişeliyiz. Hürmüz Boğazı’nda geçiş güvenliğinin olmaması, uluslararası toplumun refahı kadar ülkemizin enerji güvenliğini de riske atıyor. Japonya, Orta Doğu’da barış ile istikrarın sağlanması için çaba gösteren ABD ve diğer ülkelerin yanında durmaya devam edecek” dedi.