Batan gemi çıkarılmazsa Hazine malı olacak
İskenderun’da 4,5 yıl bekledikten sonra batarak büyük çevre felaketine yol açan ‘Ulla’ gemisi, Ulaştırma Bakanlığı’nı harekete geçirdi.
Ulla gemisi gibi batma tehlikesi yaşanan 40 gemi daha tespit eden bakanlık, bu gemilerin zararsız hale getirilmesi için “Limanlar Yasası’nı değiştirmeyi amaçlıyor. Bu kapsamda hazırlanan kanun tasarısıyla karaya oturan veya batan gemilerin, gemi sahipleri tarafından bir ay içinde çıkartılması öngörülüyor. Aksi halde gemi, mülkiyeti içindeki tüm malzemelerle birlikte Hazine’nin malı olacak. Ayrıca Limanlar Başkanlığı tarafından yapılan denetimlerde seyir, can, mal ve çevre güvenliğini tehdit eden gemilerin ilgilileri uyarılacak. Bildirimi izleyen 1 ay içinde eksikliği giderilmeyen gemiler yüküyle birlikte pazarlık usulüyle satılacak.
Türkiye’nin kıyı ve limanlarında 56 batık gemi bulunuyor. 71 gemi ise tehlikeli olabileceği gerekçesiyle kıyılarımızda bekletiliyor. Bu gemilerin yaklaşık 40’ı ‘Ulla’ gemisinin kaderini paylaşmaya hazırlanıyor. Batık gemilerin 49’u, en tehlikeli su yollarımız olan İstanbul ve Çanakkale boğazlarında bulunuyor. Tüm bu gerçekler ışığında hazırlanan “kanun tasarısı” sert tedbirler içeriyor. Tasarıda yer alan maddelerden birine göre, Türk karasularına giren ya da transit geçen her türlü deniz aracından (asker ve devlet gemileri hariç) batma olasılıkları da dikkate alınarak, taşıdıkları yüklere ve tonajına göre 155 bin dolar ile 1 milyon 346 bin dolar arasında mali güvenceler alınacak. Sigorta veya banka mektubu gibi teminatlar zararların karşılanmasında kullanılacak.
Tasarıda dikkat çeken maddelerin başında ise sefer yaparken veya çeşitli nedenlerden ötürü batan gemilerin, gemi sahibi veya kaptanı tarafından bir ay içinde çıkartılmasını öngören yasa maddesi geliyor. Çıkarılan gemi ve yükü, liman başkanlığının uygun göreceği bir yere götürülerek sökülme işlemi yapılacak. Batığın mülkiyeti, süresi içinde çıkarılmaması durumunda yüküyle birlikte Hazine’ye geçecek.
Liman başkanlığı gemilerde seyir, can, mal ve çevre güvenliğini tehdit eden bir tehlike tespit ederse, bunun giderilmesi için ilgilileri uyaracak. Bir ay içinde eksikliğin giderilmemesi durumunda gemi yüküyle birlikte pazarlık usulüyle satışa çıkarılacak. Türkiye’nin 1936 yılında imzaladığı Montreux Sözleşmesi’ne göre, boğazlardan geçen gemilerin ağırlığına göre 1 altın frank, fener, tahlisiye ve patente (sağlık) ücreti ödeme alma hakkı var. Bunun dışında, zararsız bir şekilde boğazlardan geçmeyi taahhüt eden bir gemiden başka bir ücret alınamıyor.