Türkiye'nin En Büyük Paslanmaz Çelik Kimyasal Tankeri Denize İndirildi
Kocaeli Serbest Bölgesinde kurulu TVK Tersanesinde, İtalyan Finbeta Spa firması için inşa edilen 9 bin 400 Dead Weight tonluk (DWT) kimyasal tanker, törenle denize indirildi.
Türkiye'de paslanmaz çelikten imal edilen en büyük kimyasal tankerlerden biri olan 130 metre uzunluğundaki “Diaspro” için TVK Tersanesinde tören düzenlendi.
İki ülkenin milli marşlarının okunmasıyla başlayan törende, konuşmaların ardından tanker, İtalyan geleneklerine göre Katolik rahip tarafından kutsandı. Karayla olan sembolik bağlantısı kesilen, bu sırada üzerinde şampanya şişesi kırılan Tanker, denge için konulan takozlar kaldırılıp, kızakla bağlantılar kesildikten sonra kızaktaki eğimden de faydalanılarak denize indirildi.
“Diaspro”nun denize indirilmesinin ardından aynı özelliklere sahip ikinci kimyasal tankerin inşa edilen bölümleri vinç yardımıyla kızağa alınmaya başlandı.
“Diaspro”nun iç donanımının tamamlanarak 5 Martta düzenlenecek törenle Finbeta Spa firmasına teslim edilmesinin, kızağa alınan diğer tankerin ise aynı tarihte denize indirilmesinin planlandığı öğrenildi.
TVK Gemi Yapım Sanayi ve Ticaret AŞ Genel Müdürü Turgut Atagün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2004'te kurulan TVK Tersanesinin bugüne kadar 15 bin 200 DVT'lik 6 kimyasal tanker inşa aderek 3'ünü İspanyol, 2'sini Alman, birini de Dubai firmasına sattıklarını belirtti.
İtalyan Finbeta Spa firması için inşa ettikleri 7. kimyasal tanker olan “Diaspro”nın Türkiye'de inşa edilen en büyük paslanmaz çelik kimyasal tankerlerden biri olduğunu söyleyen Atagün, “Yüksek teknoloji ürünü paslanmaz çelik kimyasal tankerler çok zor bir işçilik gerektiriyor. Bu tanker Türk tersaneciliğinin krize rağmen ulaştığı son noktanın umut verici olduğunu gösteriyor” dedi.
Finbeta Spa firması için “Diaspro” ile aynı özelliklere sahip ikinci bir kimyasal tankerin de inşa aşamasında olduğunu bildiren Atagün, iki tankerin Türkiye'ye 100 milyon dolar ihracat girdisi sağladığını belirtti.
Her iki tankerin de “yüksek buz sınıfı” olarak tabir edilen özellikleri, güçlendirilmiş gövde ve ekipman yapılarıyla eksi 35 derecede, Kuzey Buz Denizinde faaliyette bulunabilme özelliğini sahip olduklarını vurgulayan Atagün, bu tür gemilerde paslanmaz çelik kargo tankları sayesinde nitelikli kimyasallar ile gıda maddelerinin taşınabildiğini kaydetti.
Atagün, “Diaspro”nun firmanın İtalya ve Avrupa dışında yaptırdığı ilk gemi olma özelliğini taşıdığını ve Türk tersanelerinin kalite, teknoloji, nitelikli işçilik özellikleri ile geldikleri rekabetçi konumu gösterdiğini savundu.
GEMİ SANAYİNİN GELECEĞİ FİNANSA BAĞLI
Ekonomik krizin tamamen finansa dayılı işleyen gemi sanayini olumsuz etkilediğini dile getiren Atagün, şunları söyledi:
“Avrupa pazarına hitap ediyoruz. Yurt dışında bankacılık sisteminin yaşadığı sorunlar, potansiyel müşterilerin kredi bulamaması, ayrıca bizim de bir takım kredi paketleri hazırlayıp onlara sunamamamızdan kaynaklı ciddi problemimiz var. Devletten bu konunun aşılması için yardım bekliyoruz, böylece sektörün eski günlerine döneceğini düşünüyoruz.
Yurt dışı finans sektörünün kıpırdanması, canlanması bizim açımızdan çok daha önemli tabi. Ticaret onunla birlikte başlayacaktır. Ticaretin hareketlenmesi de bize yansıyacaktır. Kısa vadede böyle bir yansımayı beklemiyoruz ama belki bir yıl içerisinde istenilen noktaya yaklaşmış olabileceğimizi düşünüyoruz.”
Kocaeli Serbest Bölgesi'nde faaliyet gösteren tersanelerde finans piyasalarından kaynaklı durgunlukla birlikte istihdamda ciddi daralmanın yaşandığını ifade eden Atagün, “Serbest bölgede istihdam açısından yüzde 50'lik bir küçülme var. Özellikle serbest bölgede kurulu iki büyük grubun yurt dışı finansman kaynaklı problemlerinden dolayı küçülmeleri söz konusu. Bunun önümüzdeki dönemlerde ticaretin normale dönmesiyle çözüleceğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.