Göcek’teki Seka limanı satışının iptali için başvuruda bulunuldu
Göcek’te, karayoluyla bağlantısı olmayan liman ve iskele, 42 milyon liraya Mavi Göcek adlı şirkete satıldı. Ardından da Mavi Göcek’e, MOPAK adlı şirkete tahsis edilen orman arazisinden geçiş izni verildi. MOPAK, “Geçiş izni verileceği ihaleden önce bilinse, ihale bedeli daha yüksek olurdu. Hazine zararı oluştu” diyerek Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na itiraz etti.
Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı doğa harikası Göcek’te, 3. derece doğal sit alanında bulunan liman ve iskelenin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) tarafından milyonlarca liralık bir ihaleyle sessiz sedasız satıldığı ortaya çıktı. İhale sürecinde Hazine zararı oluştuğu iddiasıyla ÖİB’ye iptal başvurusu yapıldı. Liman ve iskelenin tapu kaydında “korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı” şerhi bulunuyor.
Göcek’te marinaların bulunduğu noktada Seka iskelesi olarak bilinen toplam 7 bin 217 metrekarelik liman ve iskele Sümerbank’a aitti. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, Sümerbank’ın özelleştirilmesinin ardından liman ve iskeleyi, 2019’da ihaleyle satışa çıkardı. Karayoluyla bağlantısı olmayan iskele ve liman için açılan ihaleyi, 42 milyon lira bedelle Nur Çetin Taşkent kazandı.
Liman ve iskelenin yakınında bulunan Dalaman Seka Kâğıt Fabrikası ise 2001 yılında MOPAK Kâğıt Karton şirketine satılmıştı. Bu satışla birlikte söz konusu liman ve iskelenin hemen arkasında bulunan 20 bin 510 metrekarelik orman sahası da 2031 yılına kadar MOPAK’a tahsis edildi.
GEÇİŞ KRİZİ ÇIKTI
Liman ve iskelenin özelleştirilmesinin ardından ortaya bu kez de geçiş krizi çıktı. Karayoluyla bağlantısı olmayan iskele ve limanı alan Taşkent’in sahibi olduğu şirkete, Göcek Orman İşletme Müdürlüğü tarafından MOPAK’a tahsis edilen araziden geçiş izni verildi.
Bunun üzerine, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na başvuran MOPAK, “yol izniyle ilgili kendilerine bildirimde bulunulmadığını, kendilerine tahsisli arazinin bir kısmının Taşkent’in sahibi olduğu Mavi Göcek şirketine teslim edildiğini” belirtti. MOPAK’ın başvurusunda “Yola bağlantı kurulmasının kamu yararı ile bir ilgisi olmayıp, konu tamamen ticari faaliyetle ilgilidir” ifadeleri kullanıldı. İhale açıldığında liman ve iskelenin karayoluyla bağlantısı olmadığının bilindiğine dikkat çekilen MOPAK’ın dilekçesinde, “İhaleye katılan tüm katılımcılar da parselin yola bağlantısının olmadığını göz önünde bulundurarak fiyat belirlemişler ve teklif sunmuşlardır. Yola bağlantı sağlanabileceği, buna izin verilebileceği ihale öncesi bilinseydi, katılımcıların ihalede daha yüksek fiyat teklifi sunmaları söz konusu olurdu. Verilen yol izni ile taşınmazını şartnamedeki durumu değişmiş ve değeri ihalede belirlenen 42 milyon liranın çok daha üzerine çıkmıştır. Bu durum ihaleye katılan diğer katılımcıların haklarını zedelemiş hem de ülkemizi kaynaklarının daha düşük bedel ile özelleştirilmesi sebebiyle Hazine zararı oluşmuştur” denildi.