IMO'nun düzenlediği webinarda gemi insanları konuşuldu
IMO tarafından düzenlenen webinarda denizciliğin geleceğinin merkezinde gemi insanları konuşuldu.
IMO tarafından Dünya Denizcilik Günü nedeniyle “Dünya Denizciliğinin Geleceğinin Merkezinde Denizciler” konulu webinar düzenledi. Canlı yayınlanan webinara dünyanın dört bir yanından denizciler yoğun ilgi gösterirken, IMO Genel Sekreteri Kitack Lim tarafından açılan etkinlikte Türkiye’den Port Kaptan Ayşe Aslı Başak da hazır bulundu.
İsveç’ten Kapt. Thomas Lindegaard Madsen, Mısır’dan Kapt. Marwa Elselehdar ve Filipinler’den Usta Gemici Yrhen Balinis’in panelist olarak katıldığı webinerde pandemi sürecinde personel değişimi krizi, istihdamda eşitlik ve çeşitlilik, dahil olma politikaları, karbon-nötr denizcilik uygulamaları, dijitalleşme, otonom gemiler ve gelişen teknolojilerde denizcilik mesleğinin geleceği konuşuldu.
Daha fazla rol model çıkmalı<
Çeşitlilik ve dahil olmanın çok geniş anlama sahip olduğunu belirten Port Kaptan Ayşe Aslı Başak, “Bir stratejiden çok bir felsefe ile eylemdir ve cinsiyet, nesil, milliyet, ırk, etnik köken ayrımı yapmadan eşit standartlar oluşturmayı içerir. Bu nedenle şirketler ve liderler, yönetim politikalarının bir parçası olarak bunu kabul etmeliler” dedi. Gelişmiş ülkelerin çeşitlilik politikalarını uygulama konusunda daha iyi durumda olduklarını fakat gelişmekte olan ülkelerde engeller hızlı ve kolay aşılamadığını belirten Başak, “Bu nedenle dünya çapında daha fazla rol model şirketleri ve kapsayıcılığı vizyon olarak kabul eden liderlerin teşvik etmeliyiz. Liderlik tarzı, eski moda hiyerarşilerden daha çok insani liderliğe dönüyor. Çünkü yeni nesil, eşit bir dünya, eşit işyeri, söylediklerinin dinlenmesi, sesinin duyulabileceği bir çalışma ortamı istiyor. Denizcilikte girişimcilik, özellikle sosyal sorulara çözüm bulmak için daha çekici hale gelmeli. 2021 yılındayız ve sürdürülebilir geleceği yaratmak isiyorsak bu değişikliği birlikte yapmamız gerekiyor” dedi.
Sektör dönüşüm içinde
Denizcilik sektörünün büyük bir dönüşüme girdiği belirten Başak, “Otonom denizcilik, teknolojinin denizcilerinin yerini doğrudan alacağı anlamına gelmiyor. Kuşkusuz ki, denizciliğin kalitesini ve etkinliğini artıracaktır. Belki iş tanımı değişecek, belki çalışma alışkanlıkları değişecek ama bu döngünün her hattında insan faktörüne ihtiyacımız olarak. Bu sektörün sürdürülebilir geleceği için çok ihtiyacımız olan sorun çözme ve acil durumlarda insan zekasına ihtiyacımız var” dedi.
Mürettabat değişimi en büyük sorundu
Gemi insanı değişiminin pandemi sürecinde en çok konuşulan konu olduğunu belirten Kapt. Thomas Lindegaard Madsen ise, “aylarca ailelerinden uzakta kalan ve evlerine dönemeyen denizciler bir yana, gemiye gidemeyen ve evlerinde beklerken finansal zorluk yaşayan denizciler de oldu. Şu an ben de gemiden sizlere bağlanıyorum ve şunu söylemeliyim ki gemimde çalışan her bir denizciye tek tek teşekkürlerimi sunuyorum. Bu bir takım işi. Biz gemide bir takımdan öte bir aile gibiyiz. Bu çalışma ortamını yarattığımızda herkesin yüzü gülüyor ve işine daha sıkı bağlanıyor” dedi.
Okyanuslar kirleniyor
İklim değişikliği ve çevre krizinde kendisini en fazla tedirgin eden sahnenin okyanusun ortasında her yerde gördüğü plastik kirliliği olduğunu dile getiren Madsen, “Plastik doğada ne yazık ki uzun süreler varolmaya devam ediyor ve geri dönüşüm politikaları bir yana denizlerimizde bu kirliliği görmek çok üzücü. Bizler gemide tüm çöpleri ayrıştırıyor ve sıkı çevre koruma politikaları uyguluyoruz. Fakat gemilerdeki kirliliği durdursak da bilinçsiz bir dünya toplumu denizlerimizi kirletmeye devam ediyor. Bu konuda daha bilinçli toplum oluşturmak adına önlemleri acilen almalıyız. Denizcilerin denizleri koruduğu kadar karadakiler de denizleri korumalı” diye konuştu.
Sıfır emisyon şart
IMO’nun dünyada global emisyonları 2050’de yüzde 50 oranında azaltmayı hedeflediğini ve denizciliğin emisyon kirliliği oranının şu an dünya genelinde yüzde 2-3 arasında yer aldığını dile getiren Kaptan Marwa Elselehdar da, “sektörün sıfır emisyon politikasını ivedi bir şekilde hayata geçirmesi gerekiyor. Bu nedenle 2030 yılına kadar gemilerimizi sıfır emisyon politikasına göre yeniden teknolojik olarak donatmalıyız. Denizciliği meslek olarak seçmek isteyen gençlere tavsiyem, denizciliğin öncelikle zor bir meslek olduğunu Kabul etmenizdir. Pandemi krizinde gemiden inemeyen, gemiye gidemeyen zorluk yaşayan denizciler oldu. Bununla birlikte sektörde kadın olarak üst mevkilere terfi etmenin zorluklarını yaşıyoruz. Tüm bu bariyerleri yıkmak zorunda olduğunuz bir mesleğe hazır olmalısınız” dedi.
Webinara katılan Usta Gemici Yrhen Balinis ise şunları söyledi :
“IMO’da bugün bir ilk gerçekleşiyor ve bir gemi tayfası olarak konuşma hakkına sahip oluyoruz. Bu bile büyük bir değişimin habercisi ve gerçek denizcilere bugün burada bu şansı verdiğiniz için müteşekkiriz. Pandemi sürecinde gemilerde 18 aylara ulaşan kontratlarla inemeyen denizciler oldu. Herkes şunu konuştu: “Denizciler dayanıklıdır”. Dayanıklılık kavramı denizcilerin bildiği, yıllarca uyguladığı bir davranış fakat pandemic süresince bir bu kavramı romantikleştirdik sanıyorum. Şu gerçeği asla unutmayalım, denizciler insandır ve gemide uzun süre kalmak inan doğasına uygun değildir. Dünyada oluşan global krizlerde hemen her koşulda denizcilerden sessiz kalıp sabırlı olması isteniyor. Fakat denizcilerin de aileleri, sosyal bir hayatı, bekledikleri ve beklentileri var”