Deniz yarılmıştı (Tsunami)
Türkiye saatiyle 10.13’te deniz ikiye ayrıldı. İçi görünüyordu. Çekilen sular 10 katlı apartman boyunda dev dalgalara dönüşüp, önüne geleni yutmaya başladı. Her şey 1-2 dakikada oldu. İnsanlar çığlık içinde dağa doğru koşuyordu. Balıkların hepsi karayı kapladı.
ENDONEZYA’nın Sumatra Adası’nın batı sahili açıklarında meydana gelen 9 büyüklüğündeki depreme Şeysel Adaları’nda yakalanan İzmirli Pınar Görücüoğlu, ‘Felaket sırasında kumsalda güneşleniyordum. Bir anda deniz yarıldı, oluşan dev dalgalar karayı denize çevirdi ve kentin her yerini balıklar kapladı’ dedi.
İzmir’deki Ayhan Nakliyat’ın sahibi Orhan Görücüoğlu’nun kızı 29 yaşındaki Pınar Görücüoğlu, Işıkkent Koleji öğrencisi 7 yaşındaki oğlu Yusuf’la birlikte Güney Asya’yı vuran depremi Şeysel Adaları’nda yaşadı. Yaş gününü kutlamak için Milano’ya giden ve oradan da cumartesi günü 17 saatlik yolculuk ardından Şeysel Adaları’na ulaşan Pınar Görücüoğlu, yaşadığı dehşet dolu dakikaları telefonla görüştüğü DHA muhabirine anlattı.
Şeysel Adaları’na oğlu Yusuf ve iki İtalyan arkadaşı ile birlikte gittiklerini, asıl amaçlarının tatilden çok İzmir Organize Sanayi Bölgesi’nde kuracakları bambu fabrikasıyla ilgili görüşmeler yapmak olduğunu anlatan Pınar Görücüoğlu, şöyle devam etti:
‘Otelin sahilindeki şezlongda güneşleniyordum. Yanımda aile dostumuz İtalyan çift vardı. Oğlum Yusuf, İtalyan ailenin çocuklarıyla denizdeydi. Dalgalar önce şezlongu hafif hafif karaya doğru sürüklemeye başladı. Türkiye saatiyle 10.13’te, denizin ikiye ayrılıp çekildiğini ortadan bölündüğünü gördük. Denizin içi görünmeye başladı. İtalyan dostum adalarda böyle şeyler olabileceğini söyledi, ama ben ikna olmadım. Hayretler içindeydim. Bir dakika sonra denizin ortasında bir çukur açıldı ve o çekilen sular apartman boyunda dev dalgalara dönüştü. Sahildeki herkes çığlıklar atarak dağa doğru koşuşturdu. 10 katlı apartman yüksekliğindeki dev dalgalar, sahildeki her şeyi yutuyordu, önüne ne geliyorsa katıp hızla ilerliyordu. Herşey 1-2 dakika içerisinde yaşandı. Balıkların hepsi karayı kapladı. Otele sığındık. Bu sırada denizde olan oğlum aşırı su yutmuş ve iki İngiliz tarafından kurtarılıp yanıma getirildi.’
YATACAK YER YOK
Plajda 3 kişinin öldüğünü, olayın şokunu atlattıktan sonra 340 metre yüksekliğindeki tepede Güney Afrikalı bir kadına ait bungalov tipi otele sığındıklarını belirten Görücüoğlu, ‘Herkes birbirlerinin üstünde yatıyor. Eşyamız da kalmadığı için zor bir yaşam sürüyoruz’ dedi.