Gemipersoneli.com - Reklam
Üye girişi
Kullanıcı adı:
Şifre:
Üye ol | Şifremi Unuttum
Menü
Ana Sayfa
Foto Galeri
İş Fırsatları
Haber Arşivi
Hakkımızda
Sistem Nasıl Çalışıyor
Üye İstatistikleri
Medyada Sitemiz
Mesaj Panosu
GEMİ VİDEOLARI
Gemici Belgesi
İletişim
İçerik
Bilgi bankası
Liman Başkanlıkları
CV Hakkında ipucu
Makaleler
Anket
Linkler


Share |
21 Kasım 2024
Haber
Anket
Tek gemide 4 farklı sevk sistemi: Sadece Türkiye yapabildi
Türkiye, deniz platformları üretiminde ortaya koyduğu vizyonla bu alanda sayılı ülkelerinden biri oldu. Bir gemi sınıfında isteğe göre dört farklı sevk sistemi kullanılabilmesine değinen uzmanlar, “Şu an dünyada bunu yapabilen başka ülke yok. Doğru adımları atarsak bunun meyvelerini ihracatta da toplarız" görüşünde.



Türk Savunma Sanayii’nin gözbebeği projelerinden biri de hiç şüphesiz MİLGEM… Milli Gemi projesinin kısaltması olan MİLGEM için STM başta olmak üzere sektörün çok sayıda oyuncusu önemli işlere imza atıyor.

Her ne kadar yola ilk çıkıldığında ülkemizin ihtiyacı olan savaş gemileri öne çıksa da geldiğimiz noktada Pakistan, Malezya, Ukrayna gibi müşteriler MİLGEM’in yolcuğunu çok denklemli uluslararası bir seviyeye taşıyor.

Geçtiğimiz günlerde açık kaynaklara yansıyan bir bilgi bu noktada oldukça değerli. Buna göre tek bir gemi türünde dünyanın en esnek sensör kabiliyetli, en çeşitli silah sistemleriyle donatılabilen ve 4 tip sevk sistemine sahip tek örnek MİLGEM kapsamında üretilenler.



MİLGEM’i özel kılan detaylar ne?

Geçtiğimiz günlerde MİLGEM kapsamında üretilen gemilerin 4 farklı tipte sevk sistemine sahip olduğuna dair yazılar açık kaynaklara yansıdı. Biz de bunun üzerine Kozan Selçuk Erkan ile bir araya geldik. Yukarıda yazdığımız detaylardan bahsettiğimizde “Dünyada bunu tek gemi sınıfında yapabilen başka bir ülke yok. Büyük başarı.” ifadesini kullandı Erkan.

Bu başarıyı biraz daha açmasını istedik Erkan’dan ve ‘en esnek gemi’ vurgusundan ne anlamamız gerektiğini sorduk. Önce Ukrayna Donanması için üretilen gemilere getiriyor sözü. Kiev yönetiminin çok farklı talepleri olduğunu ve tüm bunların başarıyla yerine getirildiğini söylüyor.

Daha sonra Pakistan Donanması da bu gemilerden talep ediyor. Ancak onların sensör ve silah isterleri farklı. Türk mühendisler bunu da kabul ediyor ve gemi o şekilde inşa ediliyor.

Bir diğer müşteri Malezya. Haliyle onların da tehdit algıları ya da hedefleri kendilerine has. Bu durum sensör ve silah sistemlerinde farklı isterlere neden oluyor. Türkiye bunu da başarıyor. Hatta sadece sensör ve silahların değil gemi işletim sisteminin de karşı tarafın isterlerine göre özelleştirilebileceği bir kapı aralanıyor.

Bu kabiliyet gemideki sistemlerin birbiriyle, diğer deniz unsurlarıyla ve hatta kara ya da havadaki ögelerle de ortak bir şekilde hareket edilebilmesinin önünü açıyor. İşte bu esnekliğin çok ama çok önemli olduğunun altını çiziyor Erkan.


Türkiye'nin yaptığı askeri gemiler farklı ülkelerde başarıyla boy gösteriyor.

Batı ve Çin kendi sistemlerini dayatıyor

Esneklik önemli ama neden? Bunu biraz detaylandırmasını istiyoruz Erkan’dan… “Dünya gelişirken artık tek bir gemi yapıp bu gemiyi satma devri geçiyor” deyip, devam ediyor:

“Geldiğimiz noktada her ülke donanmasının ihtiyaçları farklı. Bazı ülkeler kendi geliştirdikleri teknolojilerin gemilerinde kullanılmasını istiyor. Batılı üreticiler ya da Çin buna pek izin vermiyor. Ürettikleri gemilerde kendi kontrollerini sabit tutmak için farklılaşmaya kapalı bir yaklaşım sergiliyorlar.

Biz ise bu konuda daha esnek yaklaşıyoruz ve farklılığımızı ortaya koyuyoruz. Somut bir örnek verelim… Silah ve sensör sistemlerinde isteğe göre hızlıca aksiyon aldığımızı yukarıda anlatmıştık. Şimdi buna sevk sistemi çeşitliliği de ekledik.

Milli deniz platformları 'politika yapıcı' oluyor

Standart iki dizel makine + gaz türbin ile dünyadaki en ekonomik seyir yapabilen gemilerden birini zaten üretmiştik. Ancak bazen özel isterler oluyor. Biz de hızlıca çözüm üretiyoruz. Kimilerinde türbin ekliyoruz kimilerinde iki adet dizel motorla yola devam ediyoruz. Örneğin Malezya Donanması türbin istemedi. Biz de onlara 4 adet dizel motorlu bir sistem inşa ettik.

Bazı ülkeler ekonomik bir seyir istiyor bazıları hızı ön plana alıyor. Onların talepleri ne olursa olsun Türk mühendislerin mutlaka bir çözümü oluyor. Bu noktada aslan payı STM’nin. Gerçekten çok önemli ve bir benzeri olmayan işlere imza atıyorlar.”


Silah ve sensör sistemlerini de müşteri talebine göre kolayca revize edilebiliyor.

“1 numara olabiliriz”

Kozan Selçuk Erkan’ın anlattıklarından yola çıkarak elimizde yağ, un ve şeker olduğunu anlıyoruz. Peki, helvayı yapabiliyor muyuz? Erkan’a göre henüz hak ettiğimiz yerde değiliz. Burada asıl meselenin finansman olduğunun altını çiziyor.

Türkiye’nin uluslararası arenada girdiği kimi büyük ihalelerde rakiplerimizin kendi uzun finansman çözümleriyle masaya geldiğini anımsatıyor ve “Biz gemi inşa meselesinde finansman hariç her şeyi mükemmel şekilde çözdük. Eğer bu sorunda da yol alabilirsek sadece MİLGEM ihracatında değil çok farklı gemi türünde de başa oynarız ve tersanelerimiz milyonlarca dolarlık işlere imza atabilir. Umarım gelecekte elimizdeki kabiliyetin meyvelerini daha çok toplayabileceğimiz yeni bir dönem başlar” diyerek sözlerini tamamlıyor.




Kaynak: TRThaber
Eklenme tarihi: 9.08.2024




Share |




YORUMLARINIZ




Aşağıdaki bölüme haber ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz


Adınız Soyadınız:
Başlık:
YORUMUNUZ:
Denizcilik mesleği ile ilgili ne düşünüyorsunuz
Çok güzel
Mecbur kalınca yapılacak bir iş
Zabit için iyi alt personel için kötü
Kesinlikle yapılmaz

Önceki Anketler
Kurumsal Üyelerimiz
 BEK Denizcilik
 ERENLER Denizcili..
 PROMOTE A.Ş.
 GRANMAR Denizcili..
 C-M Denizcilik
 PLUTO Dalış Merk.
 DİZMAN Denizcilik
 AYTRANS Denizcilk..
 RAYBEN Denizcilik..
 EKSİM Denizcilik
...


www.gemipersoneli.com   © Gemipersoneli.com - Tüm Hakları Saklıdır.  Kullanım Şartları  Gizlilik Prensipleri  İletişim