Gemi inşa sanayinde yeşil dönüşüm hızlanıyor
Türk gemi inşa sanayi üretim gücünü artırırken, yeşil gemilerin payını da yaklaşık yüzde 65’e çıkardı.
İnşa edilen katma değeri yüksek gemiler arasında dünyanın en büyük tam elektrikli feribotu, ilk bataryalı tam elektrikli liman römorkörü gibi gemiler de var. Tersanelerde üretilen gemilerin yüzde 60’ı Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.
Dünyada fosil kaynaklardan yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş süreci hız kazanırken, Türk gemicilik sektörü de yakıt sarfiyatında karbon salımını en aza indirmeyi amaçlayan yeşil gemi üretimine ağırlık veriyor. Türk tersanelerinin 2023’te denizlere indirdiği teknelerin tonaj bakımından yaklaşık yüzde 65’i ‘yeşil gemiler’den oluştu. Bu kapsamda 2023’te elektrikli feribot,
LNG’li (sıvılaştırılmış doğalgaz) yolcu feribotu, elektrikli liman römorkörü gibi çok sayıda gemi üretildi. Tersanelerin geçen yılki toplam gemi üretimi tonaj bazında 79 bin 144 groston olurken, bunun 49 bin 417 grostonunu yeşil gemiler oluşturdu.
85 TERSANEDE ÜRETİM
İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri (İMEAK) Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Kıran, Türk tersanelerinin çalışmaları ve gelinen konum hakkında açıklamalarda bulundu. Gemi inşası, tamiri, bakımı ve onarımında da Türkiye’nin büyük başarılara imza atan bir ülke haline geldiğini belirten Kıran, “2023 itibarıyla tersane sayımız 85’e, yıllık üretim kapasitemiz 4.8 milyon dedveyt tona yükseldi” diye konuştu.
AVRUPA’YA İHRACAT
Türkiye’nin gemi inşa sanayinin en önemli pazarının Avrupa olduğunu söyleyen Kıran, “Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakatı, farklı alanlara yönelmeye ve bu kapsamda çevre dostu, alternatif yakıtlı, elektrikli, hibrit gemi siparişlerinde artışa neden oldu” değerlendirmesini yaptı. Kıran, 2008 küresel ekonomik krizi ve pandemi döneminde yeni sipariş almakta oldukça zorluk çeken gemi inşa sektörünün, savunma sanayi projeleri ve bakım-onarım faaliyetlerinin yanı sıra ortaya çıkan bu yeni durum nedeniyle özel amaçlı gemi yapımına yöneldiğine dikkati çekti. Katma değeri yüksek deniz araçları ürettiklerini vurgulayan Kıran, “Gemi inşa sektörümüz bu hızlı dönüşüm sürecinde pek çok ilkleri ve yenilikleri üreterek göğsümüzü kabartıyor. 2023 itibarıyla ülkemiz gemi
inşa sanayi üretiminin yaklaşık yüzde 65’ini yeşil gemiler oluşturuyor. Tersanelerimizde üretilen gemilerin yaklaşık yüzde 60’ı Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor. Ayrıca bunların büyük çoğunluğu yeşil gemiler” dedi.
YÜKSEK KATMA DEĞER
Üretilen yeşil gemiler hakkında da bilgi veren Kıran, şöyle konuştu: “Özellikle Türk tersanelerinde inşa edilen katma değeri yüksek gemilerden; dünyanın en büyük tam elektrikli feribotu, en büyük batarya kapasiteli LNG’li yolcu feribotu, ilk bataryalı tam elektrikli liman römorkörü, ilk LNG yakıtlı römorkörü, ilk dinamik pozisyonlama 2 sistemine sahip ikiz gövdeli elektrikli offshore rüzgar türbini destek gemisi, en büyük longliner ve danish seiner balıkçı gemisi, en büyük canlı balık taşıma gemisi, deniz teknolojisinde geldiğimiz son aşamanın göstergesidir. Bu gibi ilkler, Hollanda, Norveç, Finlandiya gibi gelişmiş ülkelerden alınan siparişler, gemi inşa sektörümüzün bir dünya markası haline gelmesini sağladı. Tersanelerimiz bugün megayat ve römorkör üretiminde dünya ikincisi, feribot ve gezi tekneleri üretiminde dünya altıncısı, balıkçı gemileri ihracatında ise dünya birincisi konumuna yükseldi.”
EN ÇEVRECİ TAŞIMACILIK MODU KONUMUNDA
Deniz taşımacılığının karbon salımı açısından diğer taşımacılık türlerinden daha çevreci olduğunu belirten İMEAK Deniz Ticaret Odası Başkanı Tamer Kıran, “1 ton yükün 1 kilometre mesafeye taşınmasında deniz taşımacılığına kıyasla demiryolunda 6 kat, karayolunda 19 kat, havayolunda 90 kat fazla karbondioksit emisyonu oluşuyor. Buna rağmen gerek Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) gerekse AB bir dizi önlemi uygulamaya aldı. IMO, 2023 sera gazı azaltma stratejisi hedefiyle 2050 yılı civarında net sıfır sera gazı emisyonuna ulaşmayı amaçlıyor” diye konuştu. AB’nin ise IMO’nun sera gazı azaltım faaliyetlerini yeterince hızlı yapmadığını öne sürerek, daha sert önlemleri hayata geçirdiğini kaydeden Kıran, “AB Yeşil Mutabakatı çerçevesinde AB limanlarına gelen ve AB limanları arasında sefer yapan gemiler, 1 Ocak 2024 itibarıyla AB Emisyon Ticaret Sistemi kapsamına alındı. Türk sahipli gemi filosunun yılda yaklaşık 200-250 milyon Euro bedeli, Avrupa Ekonomik Alanına yapılan seferler dolayısıyla AB ülkelerine ödemesi öngörülüyor” dedi.
BATARYALI GEMİ İNŞASINDA TÜRKİYE İLK 3’TE
Türk denizcilik sektörünün, iklim değişikliği ile ilgili alınan önlemleri dikkatle izlediğini ve IMO 2023 Gemilerden Sera Gazları Emisyon Azaltım Stratejisini desteklediğini vurgulayan Tamer Kıran, “Sektör, sıfır emisyonlu gemilerin gelişimi ve denizcilik sektörünün dekarbonizasyonu için ciddi çaba gösteriyor. Bu hedeflere ulaşabilmek için düşük veya sıfır sera gazı emisyonlu yenilenebilir alternatif yakıtları kullanan gemilerin inşası gerekiyor. 2050 yılına kadar dünyadaki 102 bin geminin yenilenmesi gündemde. Ülkemiz, tersaneleriyle öncelikle elektrik enerjisini kullanan bataryalı gemileri inşa eden dünyada ilk 3 ülke arasında yer aldı. Sonrasında hidrojen, metanol, LNG yakıtı kullanan gemilerin inşasına başlamış bulunuyoruz” dedi. Mevcut gemilerin enerji verimliliğini artırma amaçlı dönüşüm projelerinin Türk tersanelerinde de uygulanmaya başlandığını aktaran Kıran, yüksek verimli pervane, sevk verimini artırıcı dümen-pervane gibi dönüşüm projelerinin başarıyla hayata geçirildiğini ve bu alanda çalışmaların devam edeceğini dile getirdi.
GEMİ FİLOSUNDA 12. SIRADAYIZ
Denizcilik, uluslararası ticari taşımacılıkta en büyük paya sahip sektör konumunda. 2023 yılında dünyada taşınan 14.3 milyar ton yükün yaklaşık yüzde 86’sı, yani 12.4 milyar tonu deniz yoluyla ulaştırıldı. Türkiye’de ise söz konusu rakam yaklaşık 450 milyon ton olurken, dış ticaret taşımalarının tonaj olarak yüzde 87.5’i, değer olarak ise yaklaşık yüzde 55’i deniz yoluyla gerçekleştirildi. Türk deniz ticaret gemi filosunda, 2023 yılı sonu itibarıyla 1000 groston üzerinde 2028 gemi bulunuyor. Bu gemilerin toplam taşıma kapasitesinin 48.9 milyon dedveyt ton olması, Türkiye’yi dünyanın 12. büyük gemi filosuna sahip ülkesi yapıyor. Bu filonun maddi değerinin ise yaklaşık 25 milyar dolar olduğu kaydediliyor.