Çanakkale deniz zaferi törenlerle kutlandı
Dün, Çanakkale Deniz Zaferi'nin 89. yıldönümü, törenlerle kutlandı.
Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen törene, TBMM Başkanı Bülent Arınç, Hükümet adına Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu, Çanakkale Valisi Süleyman Kamçı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı adına Koramiral Metin Ataç, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tümamiral Deniz Kutluk, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ile Atatürk'ün manevi kızı Ülkü Adatepe katıldı.
Resmi ve özel kuruluş temsilcilerinin Atatürk Anıtı'na çelenk koymalarının ardından, saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı eşliğinde göndere Türk bayrağı çekildi.
Çanakkale de bu vatan için çarpışarak şehit olan ve bütün dünyaya türk milletinin birlik olduğunda nelere kadir olduğunu gösteren dedelerimizin hepsini rahmetle anıyoruz.
Bu önemli günün anısına bir de hikaye yazalım istedik;
KINALI ALİ
Kınalı Ali Tokat'tan asker olarak Çanakkale’ye gitmiş. Acemi olduğu için geri birliklerde eğitim almak üzere teslim olmuş. Komutanları askerlerle tanışırken Ali'nin saçındaki kına komutanın dikkatini çekmiş.
-Adın ne asker
-Ali komutanım
-Ali saçındaki bu kına ne böyle?
-Bilmiyorum efendim, annem askere gelirken yaktı bizim yörenin adeti böyleymiş
-Peki evladım madem öyle, senin adın bundan sonra “Kınalı Ali” olsun.
ve ali eğitim yaparken, herkes Ali ile kına yüzünden dalga geçmiş. Ali o kadar iyi ki tüm arkadaşları onu bu haliyle çok sevmişler. Ali annesine mektup yazmış;
-Babacığım nasılsın ellerinden öperim annem ve kardeşlerimi de öperim. Kardeşim Kenan askere gitti mi? Sarı ineğimiz nasıl.... dedikten sonra satırlarıma son verirken anneme söylemeni istediğim birşey var; annem, kardeşim Kenan askere giderken kına yakmasın. Burada komutanlarım ve arkadaşlarım benimle dalga geçtiler. Aynı şeyin Kenan’ın da başına gelmesini istemem, tekrar ellerinizden öperim.
Ali mektubunu yolladıktan sonra savaş iyice kızışmış, şehitlerimiz artmış ve asker sayısı cephede azalmıştı. Takviye birlik gitmesi gerekiyor, ama ali ve arkadaşları acemi olduğundan komutanlar gönderme taraftarı değil. Ali ve arkadaşları toplanıp komutanlarıyla görüşerek, cepheye gitmek istediklerini zaten buraya ölmek için geldiklerini iletmişler. Komutanları çaresiz olur vermişler ve ali ile arkadaşları cepheye gitmişler. Belli bir zaman sonra Ali’nin ölüm haberi ulaşmış. Komutanları çok sevdikleri Ali için üzülürler. Bu arada Ali’nin mektubuna babasından cevap gelir;
-Nasılsın iyi misin oğlum, arkadaşların iyi mi...... bak Ali annenin sana bir notu var;
“Oğlum Alim saçına yaktığım kına için söyle komutan ve arkadaşlarına seninle dalga geçmesinler. Ben kardeşin Kenan’a da kına yakacağım. Biz üç şeye kına yakarız;
-Gelin olacak kıza;.. gidip evinde çocuklarına ve kocasına kurban olsun diye.
-Kurban olacak koça;.. Allah’a kurban olsun diye
-Ve askere giden yiğitlerimize;.. gidip vatana kurban olsun diye.”