MARDAŞ Vinçleri Elektrikli yapıya dönüştürüldü
Mardaş Limanında yüksek maliyet getiren akaryakıt temelli enerji kaynaklarını daha ekonomik türlerle değiştirme fikrinden yola çıkılarak BM Makina partnerliğinde gerçekleştirilen proje ile RTG (Rubber Tyre Gantry) vinçler dizelden elektrikli yapıya dönüştürüldü. Ülkemizin kaynaklarının daha verimli kullanılmasını sağlayan, tamamen çevreci bir yaklaşımla gerçekleştirilen bu önemli proje ile ilgili detayları Mardaş Liman Müdürü Gökhan Bekircan’dan dinliyoruz.
Mardaş Liman Müdürü Gökhan Bekircan: Dizelden elektriğe dönüşüm sonrasında elleçleme operasyonlarının maliyetlerini %90’a varan oranlarda düşürdük. Bu da yatırımın geri dönüş süresinin oldukça kısa olması anlamına geliyor. Elektrik enerjisi kullanımına geçiş sebebiyle, elektrikliye dönüşümü yapılan RTG’lerden kaynaklanan emisyon sıfıra indi. Bir diğer kazanç da gürültü kirliliğinin ortadan kalkması oldu. Geriye dönüp baktığımızda iyi ki bu projeyi hayata geçirmişiz diyoruz.
Sayın Bekircan öncelikle MARDAŞ Limanına ilişkin genel bir bilgi alabilir miyiz?
Mardaş Limanı toplam 194.224 metrekare alan üzerine kurulmuştur. Liman tesisimizde konteyner ve genel kargo elleçlemesi yapılmaktadır. Makina parkımızda, 12 adet sahil vinci, 8 adet RTG(lastik tekerlekli vinç) ve 22 adet terminal kamyonu mevcuttur. İskelemize yanaşacak gemiler hususunda bir kısıtlama bulunmamaktadır. Limanımız gemi operasyonlarında saatte 100-145 konteyner hareketi yapabilmesi ile Türkiye’nin en hızlı limanlarından birisidir.
Mardaş Limanında enerji verimliliği ve tasarruf çalışmaları konusunda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Mardaş Liman İşletmesi olarak operasyon maliyetlerimizi düşürmek ve daha istikrarlı hale getirmek için bir araştırma ve analiz çalışmaları başlattık. Bu çalışmalar sonucunda akaryakıt harcamalarımızın maliyetlerimiz içerisinde yüksek bir orana sahip olduğunu saptadık. Bunun nedenleri arasında petrol bölgelerindeki siyasi istikrarsızlıklar sonucu oluşan üretim düzensizliklerini ve hızla büyüyen küresel dev Çin’in enerji talep artış hızını gösterebiliriz. Biz yüksek maliyet getiren akaryakıt temelli enerji kaynaklarımızı daha ekonomik türlerle değiştirerek bu durumdan kurtulabileceğimizi düşündük. Önümüzde beliren en önemli fırsat da RTG adını verdiğimiz Rubber Tyre Gantry vinçlerimizi dizelden elektrikli yapıya dönüştürmek idi, bunu gerçekleştirdik.
RTG’lerin dizelden elektriğe dönüşümü size ne gibi yararlar sağladı?
Mardaş Liman işletmesi olarak önceliği en yüksek enerji tüketen kaynaklara verdik. Daha düşük enerji tüketen ekipmanlar da bu işin artısı olsun istedik. Maliyet avantajımız projede öngördüğümüzden daha fazla gerçekleşerek, hesaplarımızın çok altında bir elektrik sarfiyatı ortaya çıktı. Liman istif makinaları genel olarak bir dolu bir boş hareket yaparlar. Ayrıca konteyner transferi için de bekleme süresi oluşması bu işin doğasında vardır. Bütün bu hareketler ve beklemeleri elektrik enerjisi ile yaparsanız dizele kıyasla çok büyük maddi kazanımlar elde ediyorsunuz. Bütün bu bahsi geçen kazanımlar zaman içinde birikerek çok yüksek tutarlara ulaşıyor. Biz dizelden elektriğe dönüşüm sonrasında elleçleme operasyonlarının maliyetlerini %90’a varan oranlarda düşürdük. Önceden 40.000 TL olan aylık RTG enerji maliyetlerimiz 3.800 TL’ye kadar indi. Bu da yatırımın geri dönüş süresinin oldukça kısa olması anlamına geliyor. Şu an geriye dönüp baktığımızda iyi ki bu projeyi hayata geçirmişiz diyoruz. Çünkü operasyon maliyetlerinin düşürülmesinin dışında da çevresel anlamda önemli kazanımlarımız da oldu.
Elektrik enerjisi kullanımına geçiş sebebiyle, elektrikliye dönüşümü yapılan RTG’lerden kaynaklanan emisyon sıfıra inmiş durumdadır. Dolayısıyla hava kirletilmesi ortadan tamamen kalkmış durumdadır.
Bir diğer kazanç da gürültü kirliliğinin ortadan kalkması olmuştur. Artık limanımızda gürültünün insan sağlığına olumsuz etkileri söz konusu değildir.
Tüm bahsi geçen olumlu katkılara ek olarak iş güvenliği açısından da daha olumlu bir çalışma ortamı sağlanmıştır. Çünkü yakıt tankeri saha sürekli yakıt ikmali yapma durumunda iken buna gerek kalmamıştır.
Dönüşümün bir diğer kazancı da elektriğin dizel motoru devre dışı bırakan bir teknoloji olması nedeniyle motor kaynaklı maliyetler ortadan kalkmıştır. Bunlar arasında motor yağı gibi sarf malzemelerinin kullanımına gerek kalmaması ile bakım maliyetlerinin çok düşmesi sayılabilir. Geçmiş dönemde her vardiya başında yapılan ve 10-15 dakika süren RTG’lerin yağ ölçümü işlemine gerek kalmamıştır. Bilindiği gibi dizel motor çok bakım gerektiren bir motordur. Bu bakım elektrik motoruna kıyasla hem sık hem de daha uzun sürer. Her iki bakımdan da dezavantaj oluşturur. Birincisi bakım maliyetleri yükselir, ikincisi de bakım süresince ekipmanlarımız faydalı iş üretemezler. Bakım personelimizin yükünde çok ciddi azalmalar yaşadık, kadromuz çok rahatladı. Öte yandan burası çok hareketli bir limandır, operasyonların aksamaması çok önemli bir konudur. Zaman zaman öyle sıkışırdık ki akaryakıt ikmaline bile zaman bulunamazdı. Oysa elektrikli makina demek düğmeye bastığınız zaman devreye giren bakımı hiçbir zaman sorun olmayan ve sürekli faydalı iş yapan bir makina demektir. Bizim gibi operasyon yoğunluğu olan yerler için bulunmaz bir nimettir. İşte bütün bunlardan dolayı çok mutluyuz.
Bu proje nasıl doğdu Gökhan bey?
Bu proje BM Makina firmasının sahibi Sayın Mehmet Bebek beyin önerisi ile doğdu. Kendileri buraya gelip inceleme yaptılar ve projelerini olgunlaştırıp içerik kazandırdılar.
Enerji tasarruf ve verimlilik arttırma projeniz ne kadar sürdü Gökhan bey?
Mardaş RTG projesi onaylandıktan sonra üç ay içerisinde tamamlandı. Bu süre proje oluşturma, ekipman temini, inşaat faaliyeti ve nihai montaj aşamalarını kapsamıştır. Mardaş terminal sahamızı düşündüğümüzde bunun oldukça kısa sayılabileceğine inanıyoruz. En uzun süre baraların döşenmesine harcandı.
Bu dönüşüm sürecindeki partneriniz BM Makina hakkında bilgiler alabilir miyiz?
BM Makina konusunda değerli uzmanların bulunduğu bir kadroya sahip. Dönüşüm sürecinin sorunsuz tamamlanmasında çok önemli bir katkı sağladılar. Ayrıca temsilcisi oldukları Alman Vahle firmasından proje sırasında gerek duydukları destekleri almayı da çok iyi becerdiler. Bizim Vahle ve BM Makina çalışanları çok iyi bir uyum sergilediler. İşlerimizin yoğun olduğu dönemlerde operasyona engel olmayacak işleri yaparak hem esnek çalışma tarzı gösterdiler hem de zaman kayıplarına neden olmadılar. BM Makina ekibi gerçekten çözüm odaklı idi. Bu sayede karşılaşılan güçlükleri kolaylıkla aştılar.
Ne gibi güçlüklerdi bunlar?
Mardaş limanı dümdüz gibi görünse de öyle değildir. Yüzde altı eğim ile denize iner. Dolayısıyla RTG’lerin besleneceği baraların da bu eğim ile yerleştirilmeleri gerekirdi ki, pek kolay bir işlem değildir. Bu işlemi başarıyla gerçekleştirmiş olmaları aşılan bir zorluk örneğidir. Bizim operasyonel korkularımız da vardı; RTG’lerimizin yavaşlama olasılığı vardı. Bu da olmadı, çok memnunuz.
RTG’ler bulundukları konumlarını kaybederlerse bara ile irtibatları kesilebilir mi, bu olasılık var mı?
RTG’ler GPRS sistemi ile uydudan izlenip konumları olmaları gerektiği gibi tutuluyor. Ayrıca herhangi bir sapma olması durumunda da baradan kolay ayrılmayacak kadar esneklikleri var.
Bakım anlaşması yaptınız mı?
Uzun vadeli bir sözleşme imzalamadık ama gerek duyduğumuz her an BM Makina çalışanlarının yanımızda olacağını biliyoruz. Ayrıca BM Makina yüksek yedek parça stoğu bulunduruyor ve bunları da çok kısa süreler içerisinde teslim edebiliyor. Bütün bunlar bizim için çok değerli özellikler. Çok iyi bir partner olduklarını zaten biliyorduk, proje süresinde ve sonrasından bunları test ederek kanıtladık. Kendilerine çok teşekkür ederiz.
Türkiye’de bir ilk olan bu projenin örnek alınmasını ST Elektrik Enerji Dergisi olarak diliyoruz. Bu bizim cari açığımızın önemli bir bölümünü oluşturan akaryakıt giderlerimizin azalmasına da yardımcı olur. Bu projeyi yapan Mardaş Liman işletmesini kutluyor, projeye katkıları bulunan BM Makina ve onun değerli Genel Müdürü Sayın Mehmet Bebek’e de içten teşekkürlerimizi sunuyoruz.