Balast suyuna Boğaz ayarı
Türkiye'nin boğazlarındaki ekosistem dengesi ve canlı türleri için düğmeye basıldı. Çanakkale ile İstanbul Boğazı'nda gemilerin balast suyunu denize bırakmasına yasayla "dur" denilecek
Yılda 60 bin gemi ve yaklaşık 10 bin tankerin geçtiği İstanbul Boğazı'nın temizliği ve canlıların korunması için yasal süreç başlatıldı. Bu yasayla, denge sağlamak için okyanusta aldığı balast suyunu Boğaz'da boşaltan tankerlerin bu suyun içindeki canlıları da bırakması engellenecek. Son dönemde denizlerimizde görmeye başladığımız farklı vahşi deniz türlerinin sebebi olan balast sularıyla taşınan deniz canlıları, hem Boğaz'daki türleri tehdit ediyor hem de ekosistemi bozuyor. Çevre Yönetim Genel Müdürlüğü ve Denizcilik Müsteşarlığı'nın başlattığı ortak yasa çalışması, doğal ortamları okyanuslar olan farklı balık ve canlı türlerinin önüne geçmek için gemilerde balast suyu denetimi yapılmasını öngörüyor. 2012 yılının başında hayata geçirilecek yasa, tüm dünyada 2012 yılında uygulamaya başlayacak "Balast Suyu Yönetimi Konvensiyonu'na Türkiye'yi taraf yapacak.
İşte yasanın getirdikleri:
DEĞİŞ-TOKUŞ ALANLARI : Yasa ile Akdeniz ve Karadeniz'de balast suyu değişim noktaları belirlenecek. Kıyıdan 200 mil uzakta ve 200 metre derinliğe sahip olması gereken bu noktalardan başka yerde su değişimi yapılamayacak. TÜM TANKERLERE ARITMA ZORUNLULUĞU: Çevre Kanunu'nun Gemi Atıkları Yönetimi Yönetmeliği'nin zorunlu gördüğü "tüm tankerlerde balast suyu arıtma tesisi kurulması" maddesi hayata geçecek. TAM DENETİM: Kanunla, tankerlerin yasal gerekliliklerini yerine getirip getirmediğini denetleyecek birim kurulacak.
Limanlar yenileniyor
Sahil Güvenlik Komutanlığı, Denizcilik Müsteşarlığı, İstanbul ve Kocaeli Büyükşehir Belediyeleri arasında ortak çalışma başlatıldı. 2003'te sıfır olan atık toplama ve dönüşüm sistemli liman sayısı 206'ya yükseldi. Bu limanlar tankerlerin ve gemilerin atıklarının denizlere bırakılmasını engellerken, gemi atıklarının geri dönüşümü için de çalışma yapıyor. Boğazlar'a ve Marmara'ya atık bırakılmaması için havadan ve karadan sürekli denetim yapılıyor.
Bükreş Sözleşmesi de devrede
Deniz çevresi kirliliğinin önlenmesi ile ilgili ulusal ve uluslararası faaliyetlerin koordinasyon görevini yürüten Türkiye Komisyoneri, Bükreş Sözleşmesi kapsamında, deniz çevresinin korunması ve kirliliğinin önlenmesine ilişkin hazırladığı strateji belgesi ile eylem planını tamamladı. Konu ile yönetmelik taslağı hazırlanıyor.