Gemi sökümcülerin ekonomiye ve doğaya katkısı
Türkiye'nin tek gemi söküm bölgesi Aliağa, yıllık 1 milyon tona kadar gemi hurdasının geri dönüşümü ile ekonomiye sağladığı katkının yanında doğayı da büyük bir atık yükünden kurtarıyor.
İzmir Aliağa'da bulunan Türkiye'nin tek gemi dönüşüm bölgesi, yıllık 1 milyon tona kadar hurda gemi dönüşümü kapasitesiyle Türkiye'nin yıllık 23 milyon tonu bulan ham demir çelik ithalatına karşı, yerli üretim için hammadde temini ile katkı sağlarken, doğayı da büyük bir atık yükünden kurtarıyor.
Gemi Geri Dönüşüm Sanayicileri Derneği Başkanı Adem Şimşek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin en çok ithalat yaptığı ürünlerden birinin, demir çelik olduğunu, bu alanda oluşan ticaret açığının, geri dönüşüm sektörüne önem verilerek azaltılabileceğini belirtti.
Demir çelik üretiminde kullanılabilecek en kaliteli hurdanın gemi hurdası olduğunu belirten Şimşek, Türk gemi geri dönüşüm sanayicileri olarak gerçekleştirdikleri faaliyetle demirçelik fabrikalarına, ürün kalite standartlarına uygun hammadde temin ettiklerini söyledi.
Şimşek, geçen yıl Aliağa Gemi Söküm Bölgesi'nde faaliyet gösteren firmaların, yerli demir çelik firmalarına 650 bin ton hurda temin etiğine işaret ederek, ''Türkiye'nin 2011 yılında demir çelik ithalatı yaklaşık 23 milyon ton olarak gerçekleşmiştir. Aliağa'daki tesisler tam kapasite ile çalışmaları halinde Türkiye'nin 1 milyon ton demir çelik hammadde ihtiyacını tek başına karşılayabilir'' dedi.
Gemi geri dönüşüm sektörünün ekonomiye olan katkısının bununla sınırlı kalmadığını, önemli bir istihdam da yarattığını ifade eden Şimşek, sektör olarak yan kollarla birlikte 5-6 bin kişiye iş imkanı yarattıklarını kaydetti.
Gemi sökümü doğayı taşıyamayacağı atık yükünden kurtarıyor
Şimşek, gemi geri dönüşüm sektörünün, ekonomiye olan katkısının yanı sıra hurdaya ayrılmak zorunda kalan gemilerin, çevre ve insan sağlığına duyarlı bir şekilde ayrıştırılması, ayrıca gerçekte ekonomik ömrünü tamamlamış gemilerin daha kolay şekilde seferlerden çekilmesi, yerlerine çevreye duyarlı yeni teknolojiye sahip gemilerin işletmeye alınmasını sağlayarak doğanın korunmasını sağladığını dile getirdi.
Dünya deniz ticaretinde halen 40 bin geminin seyir halinde olduğunu ve bu gemilerin yaş ortalamasının 20'nin üzerinde olduğuna dikkati çeken Şimşek, şunları kaydetti:
''İstatistiki olarak 15 yaşını geçmiş gemilerin çevre felaketleri ile sonuçlanan kazalara sebebiyet verme riskleri oldukça yüksektir. 2010 yılından itibaren tek cidarlı tankerlerin seferlerden kademeli olarak çekilmeye başlaması ve deniz ticaret filosunun yaşı da dikkate alındığında, ortaya sökümü gerçekleştirilecek müthiş bir çelik atığın çıkması kaçınılmaz. Bu müthiş çelik atığın, çevre ve insan sağlığına duyarlı şekilde geri kazanılmaması halinde, trajik sonuçların doğması kaçınılmaz olacaktır. Sektörde temel hedef, hurda gemi ekipmanları ve maddelerin geri dönüştürülmesidir.''
Hurdadan demir çelik üretimi daha ekolojik
Şimşek, gemi hurdalarının yeniden demir çeliğe dönüştürülmesinin, doğadan çıkarılacak cevherle yapılacak demir çelik üretimine göre daha ekolojik olmasıyla da çevreci bir yaklaşım olduğunu belirtti.
Bir ton çeliğin geri dönüşümü ile, öncelikle doğada açılacak madenlerle çıkarılması gereken 1,1 ton demir cevheri, 630 kilogram kömür ve 55 kilogram kireç taşından tasarruf edildiğine işaret eden Şimşek, şu bilgileri verdi:
''Bunun yanında enerji tüketimi açısından bakıldığında, 1 ton hematit cevherinin pik demire dönüştürülmesi için 7 bin 400 megajul enerji tüketilmekte ve 2 bin 200 kilogram karbondioksit atmosfere salınmakta, oysa 1 ton çelik hurdasının eritilmesi için ise bin 350 megajul enerji tüketilmekte ve 280 kilogram karbondioksit açığa çıkmaktadır.
Yine hurda çelik geri kazanıldığında enerjinin yüzde 74, hammadde kaynaklarının yüzde 90 oranında korunduğu, su tüketiminin yüzde 40 azaltıldığı, atık su kirlenmesinde yüzde 76, hava kirlenmesinde yüzde 86, maden atıklarında yüzde 97 azalma olduğu belirlenmiştir.''