Terk edilen gemide ölümler başladı
Myanmar'dan kaçan mültecilerin sığınmasına Tayland'daki darbeci yönetim izin vermedi. 10 Müslüman açlık ve susuzluktan can verdi.
Budist terörü yüzünden Myanmar'ın Arakan bölgesinden kaçan 350 Müslüman, sığınmak istedikleri Tayland'daki cunta yönetiminin izin vermemesi sebebiyle deniz ortasında ölüm-kalım savaşı veriyor. Aralarında 50 kadın, 84 çocuğun bulunduğu gemi, bir hafta önce Tayland karasularına girdi. Ancak Tayland yönetimi Roghingya Müslümanlarını kabul etmedi. Kaptan ve mürettebatının geminin bazı parçalarını alarak kaçmaları sebebiyle, gemi sürüklenmeye başladı. Yardım çağrılarına çevreden geçen gemiler de kayıtsız kaldı. Andaman denizinin ortasında demirlemeyi başaran gemiye yeterli yardımın ulaşmaması sebebiyle açlık ve susuzluktan ölümler başladı. Bazı mültecilerin kendi idrarlarını içerek hayatta kalmaya çalıştığı bildiriliyor. Ölen 10 kişiyi hastalığa yol açmaması için denize attıklarını söyleyen mülteciler, “Myanmar bizi vatandaş olarak kabul etmiyor. Gemi tamir edildikten sonra geri dönersek bizi orada öldürürler” diyerek beklemeye devam edeceklerini söylüyor. 34 dereceyi bulan güneş sıcağından kavrulan mülteciler, battaniyelerin altında hayata tutunmaya çalışıyor. Mültecilerin, yakınlarından geçen gemilerden bir miktar yiyecek ve su alabilmek için yalvardıkları belirtildi.
MALEZYA DA GERİ ÇEVİRDİ
Öte yandan Malezya hükümeti de 800'den fazla göçmenin bulunduğu iki tekneyi geri çevirdi. Malezya İçişleri Bakanı Yardımcısı Wan Junaidi, Penang açıklarında tespit edilen bir teknede bulunan yaklaşık 500 göçmene yakıt ve yiyecek yardımlarının yapılarak geri gönderildiğini söyledi. Wan Junaidi, “Bizden daha ne bekleniyor? Şimdiye kadar sınırlarımızı ihlal eden kişilere son derece nazik davrandık. Kimse kıyılarımızı bu şekilde istila edemez. Burada iyi bir şekilde karşılanmadıkları mesajını onlara doğru şekilde vermemiz gerekiyor” ifadesini kullandı. Malezyalı yetkilikler, Langkawi adasının yakınlarında bulunan başka bir teknedeki 300'den fazla göçmenin de karaya çıkmasına izin verilmediğini belirtti.