Struma gemisinde hayatını kaybedenler anıldı
İkinci Dünya Savaşı yıllarında, ülkelerindeki zulüm ve Holokost'tan kaçan 768 Yahudi'nin bulunduğu "Struma" adlı geminin, 24 Şubat 1942'de Karadeniz'de batırılmasının yıl dönümü nedeniyle anma töreni düzenlendi.
İstanbul Valisi Vasip Şahin, Sarayburnu Limanı'nda düzenlenen anma töreninde 75. yıl dönümünde anılan Struma'nın yakın dönem tarihinin en trajik olaylarından biri olduğunu söyledi.
Struma faciasında hayatını kaybeden masum insanların aziz hatıralarını saygıyla selamlayan Şahin, şunları kaydetti:
"12 Aralık 1941 günü Köstence'den kalkan Struma Gemisi, arkalarında bırakmaya çalıştıkları büyük zulümden tüm varlıklarını feda ederek kurtulmaya çalışan ve gidecekleri yere sadece hayatta kalmaya dair umutlarını götüren insanları taşıyordu. Onların tek arzusu inançları nedeniyle kendilerine reva görülen ölümden kaçmak, güvenli topraklarda yeni bir hayat kurmaktı. Bu amaçla Köstence'den yola çıkan 700'ü aşkın Yahudi mülteci Boğaz'dan geçerek Filistin'e gitmek için İstanbul'a yöneldi."
Şahin, geminin yolda sıkça arızalandığını anımsatarak, Sarayburnu açıklarında demirleyen gemiye Türk Kızılayı ve Türk Yahudi toplumu tarafından gıda ve sağlık hizmetleri sağlandığını kaydetti.
Tüm girişimlere karşı geminin yola devam etmesinin sağlanamadığını dile getiren Vali Şahin, şöyle konuştu:
"Sığınmacıların gideceği ülkelerden izinlerin temin edilememesi gibi sebeplerden İkinci Dünya Savaşı şartlarında gemi kendi kaderine terk edilmiş. 23 Şubat 1942'de Sarayburnu'nu terk etmek ve Karadeniz'e yönelmek durumunda kalmıştı. Maalesef sadece bir gün sonra Struma Gemisi yabancı bir devlete ait denizaltıyla torpillenerek batırılmıştır. Gemi 768 yolcusuyla Karadeniz'in soğuk sularına gömülmüştü. Struma faciası bugün hala kalplerimizde acısını tüm tazeliğiyle hissettiğimiz yakın tarihimizin en üzücü hadiselerinden biridir."
Vali Şahin, bugün de dünyada büyük bir mülteci krizi olduğuna dikkati çekerek, bu duruma tepki verilmesi gerektiğini söyledi.
Struma'da hayatını kaybedenleri anmak ve ona yol açan sebeplerin anlaşılmasının önemine işaret eden Şahin, antisemitizm, başka inanca düşmanlık gibi olgularla mücadele edilmesi çağrısında bulundu.
Uluslararası Holokost Anma İttifakı Türkiye Heyeti Üyesi İzak Kolman ise Struma Gemisi'nin Köstence'den yol çıkışını ve İstanbul'a gelişini anlattı.
Yolculuğun felaketle sonuçlanmasının kaçınılmaz olduğunu dile getiren Kolman, "Struma yolcuları ölüm pahasına da olsa bu yolculuğa çıkmışlardı. Nasıl Romanya'da kalabilirlerdi ki. Bir yandan Nazi rejiminin Avrupa'da toplama ve ölüm kampları kurduğu söylemi doğrulanmaya başlanmıştı. Diğer yandan da Demir Haç militanları Yahudileri toplu olarak katletmeye yönelmişti. Kesin olan bir ölümden kaçışın insana her türlü riski göz aldırması kadar doğal bir davranış tarzı yoktur. Struma yolcuları bu ruh hali içinde gemiyi son kurtuluş olarak algıladı." ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Türkiye Musevileri Hahambaşı İsak Haleva törene gelenlerle toplu dua etti.
İsrail'in İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen ve Türkiye'deki Yahudi toplumu temsilcilerinin de katıldığı tören, Vali Şahin ve Haleva'nın denize çelenk atmasıyla sona erdi.