Milli gemiye milli motor
Sedef, Anadolu, Sefine, Selah ve İstanbul Shipyard şirketlerinin oluşturduğu Turkish Associated International Shipyards (TAIS), milli savaş gemilerine milli motor üretimi için harekete geçti.
Hürriyet gazetesinden Vahap Munyar, İMEAK DTO (İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz, Karadeniz Bölgeleri Deniz Ticaret Odası) başkanı Metin Kalkavan ile görüşmesini kaleme aldı.
Başkan Metin Kalkavan, önce Turkish Associated International Shipyards’ı (TAIS) oluşturan şirketleri sıraladı:
- Sedef, Anadolu, Sefine, Selah, İstanbul...
Ardından şu noktanın altını çizdi:
- Motor fabrikası olmayan tek gemi inşa ülkesiyiz...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ısrarını anımsattı:
- Bedeli ne olursa olsun milli üretim yapın.
Erdoğan’ın ısrarıyla Türkiye’deki tersanelerin “milli gemi”de ana yüklenici konumuna yükseldiğini vurguladı:
- Milgem projesi ile “milli üretim”in önü açıldı. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) için ya ABD ve Almanya’dan doğrudan ithalat yapılırdı. Ya da biz onların taşeronu olurduk. Tayyip Bey, bu durumu değiştirdi.
“Milli gemi”nin parasal yönüne işaret etti:
- Milli savaş gemilerimizi yaparak en az 2-3 milyar dolarlık tasarruf sağlayacağız.
Masadaki Anadolu Shipyard CEO’su Süalp Ürkmez, Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Başkanı Ali Deniz Eraydın ve Türkon’da özel müşteriler satış şefi olan kızı Ecem Kalkavan’a döndü:
- 5’li ortaklıkla kurduğumuz TAİS, motor fabrikası yatırımına hazırlanıyor. 2.5 yıl sonra ilk motorumuzun prototipi ortaya çıkar. 4.5 yıl sonra da seri üretime geçeriz.
İçerideki gemi yapımcılarının ihtiyacının motor fabrikasını ayakta tutacak talebinin olup olmayacağını sordum, yanıt verdi:
- 10 yılda en az 100 motor ihtiyacımız olur. Ayrıca, 350-400 civarındaki geminin de motorunun değişme dönemi gelir. Fabrikayı asıl ihracat ayakta tutacak.
1980’li yılların ilk yarısında dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın başlangıçta verdiği işaretle yapılan kamyon-askeri araç motoru fabrikasını anımsattım:
- Hükümet o dönemde alımların adresini değiştirdi. Motor fabrikasını kuran o dönemin devleri arasındaki grup, tesisi kapatmak zorunda kaldı. Söz konusu grup büyük küçülme yaşadı.
Kalkavan’dan şu yanıt geldi:
- Batacaksak bile motor işini yapmamız lazım. Cumhurbaşkanımız “milli”dedikten sonra biz yaparız.
Sonra TCG Anadolu gemisinin fotoğrafını gösterdi:
- Bu gemi İstanbul’dan aldığı yakıtla ABD’ye gidip, geri dönebiliyor.
Geminin yapımına başlanan günleri anımsattı:
- Herkes, “Yapamayız” derken Tayyip Bey ısrar etti. Başlangıçta yerlilik oranı yüzde 20’lerde idi. Yüzde 70’lere dayandı. Hedefimiz yüzde 100’e ulaşmak.
Bir süre önce Katar’da gerçekleşen savunma fuarına dikkat çekti:
- Fuarda 800 milyon dolarlık anlaşma imzalandı. 500 milyon dolarını gemi ve deniz araçları oluşturdu. Türk Silahlı Kuvvetleri’miz referansımız olunca ihracatta işimiz kolaylaşıyor.
Denizde iyi bir koleksiyon oluşturduklarını kaydetti:
- Amacımız yapılamayacak deniz aracı bırakmamak.
Savunma Sanayi Müsteşarlığı öncülük etti, tersaneler kol kola girdi, milli savaş gemisinde önemli yol alındı...
Şimdi aynı adımlar milli savaş gemisi motoru için atılıyor...
1.5-2 MİLYAR DOLARLIK GEMİ YAKITI SATIYORUZ
Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği Başkanı Ali Deniz Eraydın, Türkiye’ye gelen yabancı gemilere yakıt ikmalinin yarattığı ihracata dikkat çekti:
- Yılda 50-55 bin gemiye yakıt ikmali yaptığımız
oldu. Elde edilen ciro 1.5-2 milyar doları buluyor.
2017’de sattıkları yakıt miktarına işaret etti:
- 43 bin gemiye 2.8 milyon ton yakıt verdik. Böylece Novorossiysk ve Pire Limanı’nı geçtik.
GEMİ TAMİR VE BAKIMI 1 MİLYAR DOLARI BULUYOR
Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, 55-60 tersanenin yabancı gemilere tamir-bakım hizmeti verdiğini belirtti:
- Tamir-bakım işlerinin yüzde 90’ı yabancılara dönük gerçekleşiyor. Cirosu 1 milyar doları buluyor.
YALVARMIYORUZ, TALEP EDİYORUZ
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Kilis Öncüpınar Gümrük Kapısı’nda mart ayı ihracat verilerini açıklarken, 140 milyar liralık birikmiş KDV iadelerinin ödenmesini öngören maddenin son anda TBMM’de yasa paketinden çıkarıldığını belirtti:
- Maliye Bakanımız Naci Ağbal, talebimize sıcak yaklaşmıştı. Ne olduysa son anda hükümetimiz bu maddeyi geri çekti. Talebimizi tekrarlayacağız. Kendi özkaynağımız olan bu parayı ekonominin çarklarına akıtmanın yolunu
arayacağız.
Bunun üzerine sordum:
- Alacağınız için neden devlete yalvaran durumda kalıyorsunuz?
Şu yanıtı verdi:
- Yalvarmıyoruz, talep ediyoruz...
Ardından ekledi:
- Hükümetimizi ikna edeceğimize inanıyoruz.