Gemi inşa sanayicileri, petrol platformu işine talip
Türkiye Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR), yıllık 100 milyar dolarlık yatırım hacmine ulaşan off shore petrol platformlarının inşası işine talip oldu.
GİSBİR Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran yaptığı açıklamada, krizden önce orta ölçekli gemi inşa sanayinde adet bazında dünya 5'inciliğine yükselen Türk gemi inşa sanayinin krizin ardından dünya ticaretindeki ve dolayısıyla gemilerle olan ticaretteki azalmaya paralel olarak 10. sıraya gerilediğini, ürettikleri malın taliplisi olmamasının kendilerini ciddi anlamda krize soktuğunu belirtti.
Bu durumda boş durmadıklarını, Türkiye'de savunma sanayisinin işlerine yoğunlaştıklarını anlatan Kıran, savunma sanayisi alanında ihracat yapabilecekleri yeni pazarlara da odaklandıklarını söyledi.
Bunların dışında daha spesifik olarak off shore petrol platformlarının inşasına de girmeyi düşündüklerinin altını çizen Kıran, şöyle devam etti:
''Sektörümüzün daha önce bunların tamir ve bakımı ile ilgili tecrübesi var, ancak yeni inşa etmekle alakalı tecrübemiz yok. Bu tip işleri alabilmek için ihale şartnamesinde yer alan bir referans listenizin olması gerekiyor. Hükümetimizle bu konuda bize destek olması için görüşüyoruz. Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının çatısı altında oluşabilecek bir off shore business işini kurgulayabilmenin yollarını arıyoruz. Bu işler özel sektörün kendi başına kalkacağı işler olmadığı için, ülkeler bu tür işleri kendi petrol işleten firmalarının çatısı altındaki oluşumlara yaptırıyor. Bu, tersanecilik sektörünü, gemi inşa sektörünü ayakta tutacak bir iş.''
Dünyada her yıl yeni off shore petrol platformlarının inşasına 100 milyar doların üzerinde para harcandığına dikkati çeken Kıran, ''Biz bundan hiç pay alamıyoruz. Buradan pay almanın yolunu arayacağız. Uzun soluklu bir iş. Ama kadrolarımız var, dizayn ofislerimiz var, bunu başarabiliriz'' dedi.
Bunun inşa ve operasyon aşamasında ciddi istihdam sağlayacağını belirten Kıran, ''Bildiğimiz kadarıyla Karadeniz'de gerek doğal gaz gerek petrol olmak üzere sismik araştırmaları yapılmış bir done var. Yunanistan'da olmayan petrol yüzünden krize girdik, demek ki Ege'de de rezervler var. Bunlar bugün gündeme gelmiyor, ama yarın gündeme geldiği gün buna hazırlıklı olmalıyız. O gün, platformu nereden alacağız diye aramamalıyız'' şeklinde konuştu.
''Petrol platformu, kazıcı ve delici gemi üretiminde Türkiye alternatif olabilir''
Genelde bu platformlar ile kazıcı ve delici gemilerin Uzak Doğu'da üretildiğini, buradan dünyanın dört bir tarafına gittiğini ifade eden Kıran, bir alternatifin de Türkiye olabileceğini, platformların daha önce üretildiği yerlerden Batıda maliyetler yükselince söz konusu bölgeye yönelik talebin azaldığını söyledi.
Gemi inşa sektörünün sadece gemi üretmediğini, tersanelerin çelik konstrüksiyonla her şeyi kaliteli şekilde üretecek kapasiteye sahip olduğunu vurgulayan Kıran, bir futbol stadyumunun üst kaplamasından, köprü inşaatı ve rüzgar santraline kadar iş alanlarının geniş olduğunu kaydetti.
Tersanelerde yatların da inşa edildiğini hatırlatan Kıran, ''Bugüne kadar yat sanayimiz yüzümüzü hiç kara çıkarmadı. Kanıtları da denizlerde sürüyor'' dedi.
İstanbul'daki deprem riskine işaret eden Kıran, bu yönde bir talebin gelmesi halinde depreme dayanıklı çelik konstrüksiyonlu binaların yapımına katkıda bulunabileceklerini belirtti.
ABD'de çok sayıda gökdelenin yüzde 100 çelik konstrüksiyonlu olduğuna işaret eden Kıran, ''Çelik esneyebiliyor. Türkiye'de çok iyi çelik fabrikamız var. Elimizde çelik, bunu işleyebilecek makine ve eleman da mevcut. Çelik konstrüksiyon inşaatında da bize imkan sağlansa çok iyi şeyler yapabileceğimize ve 20 yılda İstanbul'un görüntüsünün bile değişebileceğine inanıyoruz'' şeklinde konuştu.
''Sigortasız işçi çalıştırmamanın yararını görüyoruz''
Murat Kıran, tersanelerin 2008'deki kazalar nedeniyle kamuoyuna olumsuz şekilde gündeme geldiğini hatırlatarak, ''Sektörün gerçekleri tam anlamıyla yansıtılamadı. Kazalar yaptığımız işlerin önüne geçti. Burada biz kendimizi tanıtamadık'' yorumunu yaptı.
Son 3 yılda özellikle Hükümet ve Çalışma Bakanlığı nezdinde bu konularda çok radikal kararlar alındığının altını çizen Kıran, ''Bu yaptırımlar belli periyotta uygulandı ve çok katı kuralar söz konusu oldu. Bundan da memnunuz. Şimdi baktığımızda son 3 yılda kaza oranları yüzde 95 oranında azaldı. Periyodik olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız tarafından müfettişlerimiz denetimlerini tersanelerde sürdürmekte. Tersaneler de iş sağlığı güvenliği birimlerini kurdular. Sigortasız işçi çalıştırmak gibi seçeneğimiz hiç kalmadı. Bundan memnunuz. Bunun tabii ki yararını görüyoruz'' şeklinde konuştu.
''Sektöre ARGE ve inovasyon desteği verilmeli''
GİSBİR Yönetim Kurulu Başkanı Kıran, gemi inşa sektörünün 10 aylık ihracatının 1 milyar dolar civarında olduğunu, gemi inşa sanayinde son 10 yılda üretimin yüzde 80 oranında ihraç edildiğini, ancak talep azlığı nedeniyle üretimde kapasitenin ancak yüzde 10-15'inin kullanılabildiğini ifade etti.
2006 yılında 59 olan çalışır haldeki tersane sayısının bugün 71'e çıktığını ve şu anda inşaatına başlanmış 125 tersane bulunduğunu, ancak global krizin etkisiyle buralardaki yatırımların durduğunu söyleyen Kıran, Adet bazında Aralık 2010'da 127 olan gemi siparişi sayısının bu yılın Mayıs ayında 108'e, ağustos ayında da 102'ye gerilediğini belirtti.
Kıran, bunun nedenlerini, 2008 küresel ekonomik krizinde siparişlerin iptal edilmesi, yeni siparişlerin durması, devlet destekleriyle rekabet avantajı sağlayan Çin başta olmak üzere Uzak Doğu'daki rakip ülkelerin, Avrupa'daki üretimi bu bölgeye kaydırması olarak sıraladı.
Sektörün beklentilerine de değinen Kıran, uygun koşullu, yeterli hacimde kredi ve garantiler ile rakip ülkelerde tersanecilere sağlanan desteklerin Türkiye'de kendilerine de sağlanması, ARGE ve inovasyon destekleri verilmesi, işgücü üzerindeki yüklerin azaltılmasını istediklerini bildirdi.