Yeni teşvik sisteminde, Denizcilik ve Gemi İnşa sektörleri mutlaka yer almalı
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, sadece AB üyesi devletler değil, asıl rakip konumundaki Çin, Kore, Brezilya, Hindistan ve Rusya'da, gemi inşa sanayine, doğrudan ya da dolaylı destekler geliştirildiğine işaret ederek, "Türkiye'de sektörümüz, büyük ölçüde teşvik kapsamı dışında kaldı. Hazırlanan yeni yatırım teşvik sisteminde, denizcilik ve gemi inşa sektörlerimiz mutlaka yer almalıdır" diye konuştu.
TOBB Deniz Ticaret Odaları Konseyi toplantısı, TOBB Birlik Merkezi'nde yapıldı. Burada bir konuşma yapan Hisarcıklıoğlu, denizcilik sektörünün son yıllarda hızla gelişerek, hem istihdam hem de döviz kazandırma açısından, Türkiye'nin yıldız sektörlerinden biri olduğunu vurgulayarak, "Sadece gemi inşa sanayindeki istihdam, küresel kriz öncesi itibariyle son 10 yılda, 5 binden 40 bine ulaşmıştır. Sektörün ihracatı, 250 milyon dolardan, 3 milyar dolara yükselmiştir. 2003 öncesinde belli bir alanda sıkışıp kalan tersanelerimiz, doğru yatırım teşvikleriyle, Hopa'dan İskenderun'a kadar geniş bir bölgeye yayılmıştır. 40 civarında olan tersane sayısı, 100'ün üzerine çıkmıştır. Böylece Türkiye, gemi üretim kapasitesi anlamında dünyada 23. sıradan ilk 10 ülke içine girmiş, hatta sipariş adedi anlamında 5. sıraya kadar yükselmiştir" ifadelerini kullandı.
Hisarcıklıoğlu, 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat olmak üzere, 1 trilyon doların üzerinde dış ticaret hacmi hedeflendiğine işaret ederek, "O halde, hem gemi inşa sanayimizi, hem deniz taşımacılığını, hem de limanlarımızı geliştirmeye ve büyütmeye ihtiyacımız var" dedi.
Geçen senenin aynı dönemi ile karşılaştırıldığında, bu yılın ilk 10 ayında navlun gelirlerinin 160 milyon dolar artışla 2,9 milyar dolar olurken, navlun giderlerinin 470 milyon dolar artarak 5,2 milyar dolara ulaştığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, "Demek ki denizcilik sektöründe daha fazla yatırıma ve büyümeye ihtiyacımız bulunuyor. Bu çerçevede, denizcilik sektörümüze, bir bütün olarak yatırım teşvik sistemi içinde özel bir yer verilmesini bekliyoruz" dedi.
Sadece AB üyesi devletler değil, asıl rakip konumundaki Çin, Kore, Brezilya, Hindistan ve Rusya'da, gemi inşa sanayine, doğrudan ya da dolaylı destekler geliştirildiğini belirten Hisarcıklıoğlu, "Ancak Türkiye'de sektörümüz, büyük ölçüde teşvik kapsamı dışında kaldı. Hazırlanan yeni yatırım teşvik sisteminde, denizcilik ve gemi inşa sektörlerimiz mutlaka yer almalıdır" diye konuştu.
Deniz taşımacılığı ve gemi inşa sektörlerinin gösterdikleri başarıların Türkiye'nin küresel rekabetteki gururu olduğunu vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Küresel rakiplerinin aldığı desteklere benzer desteklere ihtiyacı vardır. İtalya ile Çin arasında en büyük ekonomiyiz, sanayi malı tedarikçisiyiz, ticaret yolları üzerindeyiz. Ama mesela ekonomik büyüklüğü bizimle hemen hemen aynı olan, ama kıyı şeridi bizimkinin 15'te biri olan Hollanda, bizden daha fazla yükleme-boşaltma işlemi gerçekleştiriyor" şeklinde konuştu.
AVRUPA'NIN İLK 20 LİMANI İÇİNDE YER ALACAK LİMANIMIZ YOK
Türkiye'nin gemi taşımacılığında Avrupa'da 6'ıncı sırada olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, "Ama potansiyelimiz çok daha yüksek. Son 5 yılda Avrupa'da deniz yolu ile taşınan yük, yıllık ortalama yüzde 3 artarken, bizde yüzde 19 arttı. Özellikle transit taşıma neredeyse her yıl ikiye katlanıyor. Bu sayede, taşımacılıkta bizden önde olan Almanya'nın önüne geçtik. Buda gemicilik sektöründeki potansiyelimizin yüksekliğini gösteriyor. Ama akaryakıt taşıması çıkarıldığında, hala Avrupa'nın ilk 20 limanı içinde yer alacak limanımız yok. Demek ki, hem gemi inşa sanayini, hem deniz taşımacılığını hem de liman yatırımlarını eşgüdüm içinde teşvik etmeliyiz. Bugün gemi inşa sanayimiz dünyada marka olmaya gidiyor ve her türlü gemiyi anahtar teslim yapacak duruma geldik. Gemi inşaatında dünyanın 6. büyük üreticisi, yat üretimindeyse hem Avrupa'da üçüncüyüz, hem de küresel bir marka haline geldik. Elbette sektörümüzü büyütürken bunu eğitimli insan gücü olmadan yapamayız" ifadelerini kullandı.
Bu çerçevede Deniz Ticaret Odalarının mesleki eğitim imkanlarını artırmasının çok önemli olduğunu vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Metin Kalkavan'ı bu vizyonundan dolayı tebrik ediyorum. 9 olan meslek lisesi sayısını 59'a çıkarması ve böylece 32 bin gencimizin denizcilik eğitimi alır hale gelmesi bir vizyon işidir. Son olarak da yine adına yakışır bir şekilde Piri Reis Üniversitesi'ni kurması, özellikle takdire şayandır. Denizcilik Sektör Meclisimiz de çok başarılı çalışmalar yürütüyor. Erol Yücel kardeşimi'de tebrik etmek istiyorum. Denizcilik sektörümüzde pervaneler döndükçe, Türkiye dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olma rotasında ilerlemeye devam edecektir" dedi.
İŞ DÜNYASI OLARAK KARARIN FRANSIZ SENATOSU'NDA BOZULMASI İÇİN MÜCADELEMİZE KARARLILIKLA DEVAM EDECEĞİZ
Dün Türk-Fransız ilişkileri açısından çok olumsuz bir gün yaşandığına işaret ederek, "Fransa Ulusal Meclisi tarafından oylanarak Senato gündemine gönderilen yasa, Türkiye-Fransa ilişkileri tarihine bir "kara leke' olarak geçmiştir. Fransa, bilim adamları ve tarihçilerin çalışmalarına ve arşivlerdeki belgelere aldırmaksızın, siyasal bir kararla resmi tarih yazmaya kalkmıştır. Oysa Fransız aydınlanması sayesinde her şey, aklın mahkemesinde kendini savunma hakkını kazanmıştı. Bir fikrin kendisini savunma hakkını gasp etmeye çalışan bu karar vicdan ve hukuk sınavında sınıfta kalmıştır. Fransa bu kararla üç yüz yıl geriye gitmiş, kendi aydınlanma tarihini reddetmiş ve tercihini Orta Çağ karanlığından yana kullanmıştır. "Düşünce körlüğü gözün körlüğünden daha kötüdür' diye bir Fransız atasözü vardır. Fransız siyaseti bizim nezdimizde artık kör bir siyasettir. Kendi şahsi çıkarlarını, seçim hesaplarını ülke çıkarlarının önüne koyan siyasetçiler unutmasın ki hakikatler yasalardan üstündür. En temel hakikat de hiç bir fikrin yasaklanamayacağıdır. Dileriz ki bu haksız girişim Fransız Senatosu tarafından durdurulur. Türk iş dünyası olarak bu kararın Fransız Senatosu'nda bozulması için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.