Kabotaj hakkı var, sefer yok, bayram yapıyoruz !
Güngör Uras, Denizcilik Bayramı'nda Türkiye'nin denizleri kullanmamasını eleştirdi...
Kabotaj, bir devletin kendi limanları arasında yük ve yolcu taşıma hakkıdır. 20 Nisan 1926 tarihinde TBMM’de kabul edilen bir kanunla Türklere ait olmayan gemilerin Türkiye sahillerinde yük ve yolcu taşımaları yasaklandı.
1 Temmuzlar 1935’ten bu yana “Kabotaj Bayramı” olarak kutlanıyordu. Denizcilik Müsteşarlığı karar verdi. 2007 yılından sonra 1 Temmuzlar “Denizcilik Bayramı” oldu.
Kabotaj Kanunu’na göre yabancı bayraklı gemiler Türkiye’ye sadece yolcu ve yük getirir. Türkiye’den sadece yük ve yolcu götürür. Bizim limanlarımızın birinden öbürüne yük ve yolcu taşıyamaz.
İyi de... Yabancılara yasakladığımız bu işi biz kendi gemilerimizle yapabiliyor muyuz? Bu işi çok iyi başardığımız için mi 86 yıldır her 1 Temmuz’da “bayram yaparak” kutluyoruz?
“Üç yanımız deniz, biz denizci milletiz” diyerek söylenir dururuz da 8.337 km’lik kıyı şeridimizi mal ve insan ulaşımı için kullanmayı beceremeyiz.
Eski yıllarda liman olmamasına rağmen Karadeniz’in kıyı yerleşim bölgelerine tarifeli sefer yapan gemilerle ulaşılır, tekneler kıyıya uzak demirler, sandal veya mavnalarla gemi ile kıyı arasında bağlantı sağlanırdı. Günümüzde (500 GRT gemilerin yanaşabildiği) 165 limanınız var, tarifeli sefer yapan, yolcu taşıyan gemilerimiz yok.
Yolcu gemilerimiz vardı
Bir zamanlar Akdeniz’de Türk bayraklı yolcu gemileri dolaşıyordu. Bir zamanlar Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz’e yolcu ve yük taşıyan gemilerimiz vardı. Şimdilerde bunlar yok oldu.
1970’lerden önce Denizyolları İşletmesi 4 dış hatta 16 limana, 10 iç hatta 50 limana yılda bini aşan sayıda muntazam yolcu ve yük seferi yapıyordu.
Türk gemileri Brindizi, Venedik, Barcelona, Beyrut, Köstence, Marsilya, Napoli, Pire, Rodos, Trablus, Tunus, Kıbrıs’a yolcu getirip götürüyordu.
Denizcilik İşletmeleri’ni özelleştirdik. Türkiye daha büyük ekonomiye sahip, daha zengin. Geliniz görünüz ki, kendi limanlarımız arasında yolcu taşıyacak, dış hatlarda tarifeli sefere çıkacak gemimiz yok.
İstanbul’da kıyılardaki şehir hattı iskelelerini gazinoya dönüştürdük. Şehir hattı işletmelerini dağıttık. Denizi kullanamıyoruz. Deniz yolu ile taşınabilecek insanları karayoluna, köprülere yönlendiriyoruz.
Türkiye’de ithal edilen malların yüzde 56’sı, ihraç edilen malların yüzde 55’i deniz yolu ile taşınıyor. Bizim gemilerimizin ithal malı taşımacılığında payı yüzde 23, ihraç malı taşımacılığında payı yüzde 42 oranında.
Gemi inşa sanayimiz hızlı bir gelişme yoluna girmişti. Şimdilerde yat inşa eden tersaneler dışındaki tersaneler kötü durumda.
Armatörlerimiz filolarını zenginleştiriyor. Yeni yeni gemiler inşa ettiriyorlar ama, bunlar yük gemileri, Yolcu gemisine yatırım yapan yok.
Komedi...
Ben İstanbul’da Yeniköy’de oturuyorum. Yeniköy’de iskele var. Yeniköy- Karaköy arasında, İstinye’de, Emirgan’da, Kuruçeşme’de, Rumeli Hisarı’nda, Bebek’te, Ortaköy’de, Kabataş’ta iskeleler var. Ama iskelelere yanaşacak gemi yok. İskeleler kullanılmıyor. (Daha doğrusu gazinolara kiralandı). Yeniköy’den Kabataş’a, Karaköy’e vapur ile gitmek imkansız. Karayolu ile gideceksiniz.
Karaköy’den gemiye binerek Zonguldak, İzmir veya İskenderun’a gidemezsiniz. Yabancı gemilere biner iseniz Yunan adalarına, İtalya’ya gidebilirsiniz.
Trabzon’dan fındığı gemi ile İstanbul’a getirtmek imkansız. Buzdolabını İstanbul’dan gemiye yükleyerek İskenderun’a gönderemezsiniz.
Kuşadası’nda koskoca bir liman var. Yabancı “kuruz gemileri” turist getiriyor. Ama Kuşadası limanından kalkarak Karadeniz, Akdeniz limanlarına, İstanbul’a yük ve yolcu taşıyan gemimiz yok.
Bugün Kuşadası’nda Kabotaj ve Denizcilik Bayramı şöyle kutlanacak: ”Tören, saat 09.00’da Atatürk anıtına çelenk koymayla başlayacak. Sanat Galerisi’nde gemi maketleri sergisi açılışının ardından römorkörle denize çelenk atılacak. Daha sonra tur tekneleri ve diğer deniz araçlarının katılımıyla kortej geçişi yapılacak. Kortejin ardından Güvercinada yolu üzerinde 13 yaş altı ve 13 yaş üstü bay ve bayan yüzme, halat çekme, pancar motorlu tekne ve yağlı direkten bayrak alma yarışları, su sporları ve balıkadam gösterileri yapılacak.”
Özetle, liman var. Limanlar arası yolcu ve yük taşıma hakkı sadece Türk bayraklı gemilere ait. Ama kendi limanlarımız arasında sefer yapamıyoruz. Kaç yıldır? 86 yıldır Kabotaj Bayramı’nı nasıl kutluyoruz? “Yağlı direkten bayrak alma yarışı ile ve gemi maketleri sergisi açarak... “Çelebi böyle olur bizde Denizcilik Bayramı!”
:
önce bu sektörde maaş ödeniyormu ssk doğru ödeniyormu buna bakında sonra bayramı kutlayın Yazan: rüzgar - 3.07.2012 13:20:26 deniz taşımacılığı
gemilerde vergilendirme-masraf belirleme sistemi gross tonnage üzerinden yapıldığından yolcu gemilerinde bu çok yüksektir.ve bir yolcu gemisinin bir limana giriş çıkış bedeli çok yüksektir.buda günümuz şartlarında yolcu bileti ile karşılanacak gibi değildir.ancal çok zengin yolcuların düzenlediği gezilerle mümkündür.ayrıca bir yolcu gemisinin maliyeti ise çok çok fazladır.aynı maliyete bir kaçtane yük gemisi alınabiliyor.ayrıca hergün devreye sokulan yeni kurallardan bahsetmiyorum.burda yapılması gerekenler özel teşvikler vermektir.liman masraflarını düşürmektir.yeni TTK ile ilgi konferansa katıldım.inanın bir armatörün olmaması veya vardıda söz almaması durumun vahametini ortaya koyuyor.bende DTO devrede yoksa ben neden söz alayım dedim ve almadım.onun için biz denizci bir millet değiliz.ülkemizin konumu bizi yanıltmasın.
Yazan: şevket özdemir - 3.07.2012 10:27:40 ??
ayranımız yok içmeye tahtarevanla gideriz ..... bu devletin işleri,sektör bitmiş belge alanlar iş bulamıyor yeni başlıyacak olanlar simsar şerefsizlerine çarpılıyor şikayet edeceğin bir mercii yok aylığını alamayınca hakeza aynı durum kumanya sıkıntı dışardan düşük üçrete eleman çalıştırılması cabası sen çık göğsünü gere gere kabotaj bayramı kutla ayıp yaa edep yahuu biraz edep hadi kuldan utanmıyorsunuz allahtan bari korkunbee sözlerim devlet politikası ve onun şakşakcılarınadır Yazan: mehmet atabey - 2.07.2012 21:24:53
Aşağıdaki bölüme haber ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz