Navlun açığı 30 milyar doları bulabilir
Deniz taşımacılığı navlun açığının Türkiye'de 8.5 milyar dolara ulaştığını dile getiren Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, “Önlem alınmazsa açık 2023’te 30 milyar dolara çıkabilir” dedi.
Deniz Ticaret Odası (DTO) Başkanı Metin Kalkavan, Türkiye’nin deniz taşımacılığı navlun açığının 8.5 milyar dolar civarında olduğunu, önlem alınmazsa 2023'te açığın 30 milyar dolara çıkacağını söyledi.
Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan’ın da katıldığı ekim ayı Deniz Ticaret Odası Meclis toplantısında konuşan Kalkavan, sektörle ilgili sorunları dile getirdi. Kalkavan’ın konuşmasını dinleyen Bakan Elvan, bakanlık ilgililerine çalıştay talimatı verdiğini, eylem planı hazırlanacağını ve sektöre destek vermeye kararlı olduklarını söyledi.
DTO Başkanı Metin Kalkavan, meclis toplantısında özellikle navlun açığı ve teminat, kredi sorunlarına dikkat çekti. Kalkavan, “Türkiye’nin deniz taşımacılığı navlun açığının 8.5 milyar dolar civarında. Biz şu anda kendi yükümüzün yüzde 12’sini taşıyoruz. Bu yüzde 12’nin değer olarak navlun bedelinin yüzde 57’si denizyoluyla taşınıyor. Böyle giderse 2023 yılında 30 milyar dolar navlun açığı vereceğiz. Bu çok büyük bir rakam” dedi.
Sanayi strateji planları çıktığını ancak henüz navlun ayağında çalışma yapılamadığını anlatan Kalkavan, şöyle devam etti:“TUİK verilerine göre şu anda açık çok büyük. Dış ticaretimizin yüzde 87’si tonaj olarak denizyoluyla yapılıyor. Değer olarak yüzde 57’si ama 2013’te bu oran yüzde 70 seviyelerine gelecek çünkü konteyner taşımacılığı büyüyor. Kara nakliyesinin ciddi bir kısmı konteyner ile taşınır hale geldi. Ticaretin büyük bir kısmı Avrupa’ya oluyor. Konteyner bundan ciddi bir pay alıyor. Ne olursa olsun biz hep bu sektörde var olacağız. Türkiye hep var olacak. Ama büyük ama küçük. Uluslararası bir oyuncu olamaya devam edeceğiz sadece onun büyük mü küçük mü olacağına devlet karar verecek. Devleti yönetenlerin vizyonu karar verecek. Çünkü bulunduğumuz alan devletlerin yarıştığı bir alan. Biz kendimiz firmalarla yarışıyoruz ama öyle değil. AB, 2020 denizcilik projesi kapsamında 80 milyar dolarlık bir araştırma destek fonu ayırdı. Bu sene bunun bir kısmı kullanılacak. Destek vermek ve Uzakdoğu ile rekabet için. Diğerleri ne yapıyor buna karşın? Japonya’nın sektörde ciddi bir hamlesi var. Son iki üç yılda ciddi sipariş aldılar. Dolayısıyla onlar 2008’de küçülmeyi seçtiler ama şimdi siparişlere yetişemiyorlar. Yeterli iş gücünü toplamakta sıkıntı yaşıyorlar. Şimdi o iş gücünün bir kısmı dağıldı.”
"Sektör teminat sıkıntısı çekiyor, destek bekliyoruz"
Ulaştırma Bakanı Elvan’a seslenen Metin Kalkavan, daha fazla destek beklediklerini, yardım değil sadece rekabet ettikleri ülkelerdeki koşulların sağlanmasını istediklerini söyledi. Kalkavan, şöyle devam etti: “2002 yılına kadar çok ciddi destekler alarak önemli noktalara geldik. Maalesef bu teşvikler durdu. Dünyanın belki de gemi inşa ülkesi olup da desteklenmeyen tek ülkesiyiz. Ana konularımızdan biri teşvik dendiğinde ne istiyorsunuz diye bakılıyor. Gemi inşada sipariş almakta sıkıntı yaşamıyoruz. Teminatlandırmakta sıkıntı yaşıyoruz. Yüzde 80’i bulan teminatları bulmakta sektör sıkıntı yaşıyor. Dolayısıyla bunu Kredi Garanti Fonu ile aracı bankaya yüzde 15 bırakıp yaptığımız takdirde bu para değildir. Proje bittiğinde tekrar geriye döner. Devletin cebinden para çıkmadan bu sıkıntı giderilebilir. Yabancı ülkeler sadece teminat değil üstüne bir de para veriyorlar. Geçen gün Norveç ihracat fonu Türkiye’deydi. Çok ciddi rakamlarla 14 yıla kadar vadeli çok düşük faizli krediler verebiliyorlar. Ama bizim istediğimiz o değil. Bizim istediğimiz iki senelik teminatlandırmanın devreye sokulabilmesi. Çok kolay düzenleme yapılabilir.
Kriz henüz bitmedi. Burada sadece karşılıklar yönetmeliğinin yenilenmesini talep ediyoruz. En büyük sorunlarımızdan biri finansmana ve teminata erişim."
Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan: Çalıştay talimatı verdim, eylem planı hazırlanacak
DTO meclis toplantısında konuşan Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan, sektöre destek sözü verdi. Elvan, şöyle konuştu: “Sorunların üstesinden birlikte geleceğiz. Kararları birlikte alacağız. Teşvikler önemli. Ama teşviğin nasıl olduğu da önemli. Öyle teşvikler var ki kısa vadede o teşvikler sizleri ısıtır. Ama orta ve uzun vadede sizleri yakar. Ama öyle teşvik sistemleri var ki kısa vadede size etkisi olmadığını düşünürsünüz ama orta ve uzun vadede sizi ayağa kaldırır. Sizin rekabet gücünüzü artırır. Gerçekten dünya devleri ile savaşabilecek konuma getirir. Biz bakanlık olarak hükümet olarak denizcilik sektörümüzü güçlendirmekte kararlıyız. Hepinizin huzurunda çok açık ve net ifade etmek istiyorum. Öyle bir yol haritamız olacak ki o sektörün hem rekabet gücü artacak hem de dünyada yaşanan sarsıntılar karşısında dimdik ayakta durabilecek. Bunu biz sağlamak zorundayız. Müşteşarımıza da talimat verdim. Denizcilik sektörünün içinde olan arkadaşlarımızla birkaç günlük bir araya gelip bir çalıştayla masaya yatırıp gerçek anlamda bu sektörün önünü açabilecek tedbirleri birlikte alacağız. Yol haritamızı ortaya koyacağız. Eylem planı oluşturacağız."