Feribot davasında Kaptana 5 yıl hapis
Eminönü’nde, feribottan denize düşen araçta Ecesu Yılmaz ve anneannesinin ölümüyle ilgili davada kaptan 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Gemi çalışanı iki sanık ise beraat etti.
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık feribot kaptanı Erkan Atalay İm ve sanıkların avukatları katıldı. Şikayetlerinden vazgeçen Yılmaz ailesinden Ecesu’nun babası Aydın Yılmaz da duruşmaya katıldı ve izleyicilerin arasından duruşmayı takip etti.
Sanık İm’in avukatı Ahmet Çağlar Coşkunsu, mahkemeye dilekçe ve bilimsel mütalaa verdi. Avukat Coşkunsu dilekçesinde görüntülerin yeniden incelenmesi, gemide keşif yapılması ve yargılamanın genişletilmesi talebinde bulundu.
Mahkeme, görüntülerin incelenmesi, keşif yapılması ve yeniden bilirkişi heyeti oluşturulması taleplerini reddetti.
Mütalaaya karşı savunmasını yapan Avukat Coşkunsu, müvekkilinin kameradan kapakta araç olmadığını görüp diğer gemilerden gelen sireni neta denilen kalkış sesi olarak düşünüp kusuru olmadan kaçınılmaz bir hataya düştüğünü savundu. Gemi harekete başladığında otomobilin henüz iskelede bulunduğunu ve gemiye yaklaşmakta olduğunu söyleyen Coşkunsu, aracın kapağa çıkışının geminin hareketinden sonra olduğunu ifade etti.
Avukatın bu ifadeleri üzerine izleyiciler arasında bulunan baba Aydın Yılmaz, "Şehitleri de PKK öldürmüyor değil mi? PKK da kusurlu değil.” dedi. Bu ifadeleri kullanan baba salondan ayrılmak için ayağa kalktı. Mahkeme başkanı da Yılmaz’ın kim olduğunu ve dışarı çıkarılmasını istedi.
Yılmaz’ın dışarı çıkmasının ardından konuşmasına devam eden Avukat Coşkunsu, Yılmaz’ın Ecesu’nun babası olduğunu ve diyecek bir şeyi olmadığını kaydetti.
Diğer sanıklar ve sürücüde de kusur bulunduğunu ileri süren Coşkunsu, vapur hareket ettiği anda çımacının aracı kontrol noktasından geçirmesi, risk alan sürücünün hızla arabalı vapura girmesi ve buna rağmen yoluna devam etmeyerek kapak üzerinde durması, gemicinin geminin hareketini algılaması gerekirken, algılayamamasının da dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olduğunu iddia etti.
Ailenin tazminat aldıktan sonra davayı takip etmediğini belirten Coşkunsu, müvekkilinin beraatini talep etti. Ceza verilmesi durumunda alt sınırdan verilmesini isteyen Coşkunsu, bu cezanın da adli para cezasına çevrilmesi talebinde bulundu.
Sanık İm de avukatının savunmasına katıldığını belirtti. Son sözü sorulan İm, karar ne olursa olsun ölenlerin acısını ömür boyunca taşıyacağını kaydetti.
Kararını açıklayan mahkeme, sanıklar Levent Dönmez ve Özay Yaşar’ın kusurları bulunmadığı gerekçesiyle beraatlerine hükmetti.
Kaptan İm’in taksirle 2 kişinin ölümüne 2 kişinin de yaralanmasına neden olmak suçunu işlediğinin sabit olduğunu belirten mahkeme, önce 6 yıl ceza verdi. Sanığın iyi hali ve cezanın geleceğine olan etkisini göz önüne alan mahkeme cezayı 5 yıla indirdi.
Mahkeme, suçun işleniş şekli ve sanığın kusurunun yoğunluğunu dikkate alarak hapis cezasını para cezasına çevirmedi. Sanığın 2 yıl süreyle gemi kaptanlığı yapması da yasaklandı. Mahkeme salonunun dışında kararı duyan baba Aydın Yılmaz gözyaşlarını tutamadı.
15 Mart 2014 tarihinde Sirkeci’de feribota bindiği sırada feribotun hareket etmesi üzerine Ebru Güleren Yılmaz’ın kullandığı otomobil denize düşmüştü. Olayda Yılmaz’ın kızı Ecesu Yılmaz ve annesi Şaziye Güleren hayatını kaybetmişti.
BİLİRKİŞİ RAPORLARI
Soruşturma sırasında alınan ilk bilirkişi raporunda feribotun kaptanı sanık Erkan Atalay İm, tam kusurlu bulunmuş anne Yılmaz ise kusursuz bulunmuştu. Yargılama sırasında alınan 2. bilirkişi raporunda ise anne Yılmaz bu kez yüzde 45 oranında tali kusurlu gösterilmişti. Anne Yılmaz’ın kazayı önleyebilecek zorunlu hareketleri yapmadığı, tecrübeli bir araç kullanıcısı olmadığı belirtilmişti. Bu raporda Kaptan Erkan Atalay İm ise yüzde 30 oranında tali kusurlu bulunmuştu. Yoğun çalışma nedeniyle zihin sağlığı açısından olumsuz koşullar oluştuğu, olumsuz çalışma koşullarının da kazaya neden olduğu anlatılmıştı. Mahkeme bu iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için 3. bir rapor istemişti. 3. raporda Kaptan İm için, “Göz ile kapakların kapatıldığına, gemisine araç ve yolcuların tamamının bindiğine emin olduktan sonra kalkış manevrasına geçmeliydi.” denildi. İm’in yüzde 70 asli kusurlu olduğu belirtilen raporda diğer sanıklarla birlikte anne Yılmaz’ın ise kusursuz olduğu belirtilmişti. Son raporda İDO’nun ise yüzde 30 ile tali kusurlu olduğu anlatılmıştı.