Kaptan Ünal Celasin’in “Viya böyle” kitabının Güncelleştirilmiş 2.baskısı çıktı
Sitemizin değerli üyelerinden Uzakyol Kaptanı Ünal Celasin’in 40 yıllık deniz tecrübelerine dayanarak yazdığı “Viya böyle” isimli kitabının Güncelleştirilmiş 2.Baskısı çıktı. Sayın Ünal Celasin bu kitabında bütün bilgi ve tecrübelerini öncelikle genç Zabit adayları olmak üzere bütün denizcilerle paylaşıyor.
Kitapta deniz ve denizcilikle ilgili aradığınız bir çok soruya cevap bulabileceğinizi düşünüyoruz..
Bu değerli eseri Denizcilik camiasına kazandıran Sayın Ünal Celasin’e teşekkürü bir borç bilerek, katkılarının devamını dileriz.
Bütün profesyonel denizci ve denizci olmaya aday tecrübesiz arkadaşların mutlaka bu kitabı okumalarını öneriyoruz.
Kitabın yazarı Kaptan Ünal Celasin’in kaleminden ;
ÖNSÖZ:
Sevgili genç zabitler,
Bugüne kadar çok mektup yazdım. 7’den 70’e çok mektup arkadaşım oldu. Tahmin edemeyeceğiniz ne güzellikler, ne mutluluklar keşfettim o uçsuz bucaksız denizlerde, ama hep tek kişiye yazdım. Şimdi karşımda yüzlerceniz durmakta. İlk defa bu kadar büyük bir topluluğa mektup yazıyorum. Umarım bu mektup amacına ulaşır, siz genç zabitlerimizin denize, gemiye intibakınıza yardımcı olur. Bence bu kitabı iyi okuyup hazmeden her maddesini içine sindiren genç zabit adaylarımız korkmadan çekinmeden göğsünü gere gere, kendine itimadını kazanmış olarak göreve başlayabilir. Ayrıca mesleğinin her kademesinde faydalanacağı bir şeyler de bulacaktır bu kitabın içinde.
14.12.2003 Atlantik’te seyir yaparken kitabımın önsözüne başlayabildim en nihayet. Tesadüfen bugün benim doğum günüm biliyor musunuz? 59 yaşına girdik. Beni tanıyanlar hep “Ne zaman kitabınız çıkıyor efendim” diye sorup durmaktalar. Henüz başlamadık ki. Kitap yazmak, kitap basmak o kadar kolay mı? İnanın ben basma yönünü hiç düşünmüyorum, nasılsa birileri yol gösterir bastırırız. Yazmak önemli, sizlere layık olabilmesi önemli, her satırı düşündürmeli, sizlere bir şeyler verebilmeli. Birikimlerimiz, notlarımız tabii ki var. Bakalım bunları nasıl toparlayacağız, göreceğiz.
Bu kitabı yazma fikri nereden geldi? Söyleyeyim, “yetti artık” demekten. Hangi gemiye gitsem karşılaştığım 3. ve 4. Kaptanlarımın maalesef tabir yerindeyse tın tın olmalarından. Hepsi değil tabii. Haydi bakalım dersimiz başlıyor deyip öncelikle en önemli maddelerden anlatmaya başlıyorum. Kulakları çınlasın bir son sınıf stajyerim “Süvari Bey, amma da torba gelmişiz” deme gereğini duydu. Verdiğim cevap “Bir stajyerin torba olması normal karşılanabilir ama bir gemi Kaptanının torba olması normal karşılanamaz” olmuştu. Hemen kamarama inip, çalıştığım gemilerde benden önce çalışmış Kaptanlardan torba olanların ibret vesikalarını önüne uzattım. Evladımız şaşırdı tabii. Neyse biz bırakalım bizden büyüklerin torbalıklarını da kendimize bakalım. O diplomayı elinize aldıktan sonra kendinize güveniyor musunuz? Bu soruyu ilk önce kendinize sorun? Belki 4.Kaptanlık bile yapmadan direk 3.Kaptan olarak başlayacaksınız. Gemiye katıldınız dünyanın herhangi bir limanında. Gemi de kalkıverdi gece yarısı. Süvari, gemiyi rotasına koyduktan sonra “Allah selamet versin” deyip indi aşağıya. Hadi buyurun, boyu 200-240 metre olan 60-70 bin tonluk dökmeci gemiyi götürün bakalım o ana kadar beyninize yani hard diskinize yüklediğiniz verilerle, bilgilerle. Gemideki 25 kişinin canı size emanet. Böyle bir 3.Kaptan, hem de kendi okulumdan benim yanıma geldi. Onunla beraber eşim de geldi. Stajını nerede yaptın evladım? “Tersanede (shipyard)” Evet, 7 ay tersanede çalışarak uzak yol stajını tamamlıyor ve diplomayı cebine koyup benim gemime geliyor. Pratikten olan 4. Kaptan cin gibi, geminin eskisi. Şimdi onu 3. vardiyasına koysam bunu da 4cü, yatağımda mışıl mışıl uyuyabilirim, ama içim elvermedi. Morali bozulmasın, onuru kırılmasın diye 00.00-04.00 vardiyasını beraber tuttuk. Bak, şu taraf eliftir şu taraf da mertek, sakın ola ki, birbirine karıştırırsın tamam mı? “Tamam efendim karıştırmam” Oldu, senin hard diskini hızla doldurmaya çalışacağız.
Bence talebelerin staj yapacağı gemileri okullar, ulaştırma bakanlığıyla işbirliği yaparak ayarlamalı. Armatörlerin, stajyer çalıştırmak gibi bir mecburiyetleri yok. Peki bu çocuklar nerede yapacaklar stajlarını, nasıl gemi bulacaklar, evvelden gemici olarak stajlarını yapmaya katlanıyorlardı, şimdilerde o da kalmadı. Bu konu çok önemli. Bu kitabın bu satırlarına kadar okuma lütfünü esirgemeyen sayın büyüklerimiz, lütfen bu çocuklarımızın derdine bir çözüm getirelim.
Ben her zabitimi kendime uygun yetiştirdiğimde mukavelesini tamamlamış oluyor ve gemiden ayrılıyor. Yeni gelenlerle al baştan. Dedim iyisi mi ben küçük bir el kitapçığı hazırlayayım gelene “Al evladım şu maddelerden sorumlusun” diyeyim. Kitapçık oldu kitap, bunu da yazmışken bari benimle çalışamayan diğer, yani siz zabit adaylarıyla da paylaşayım dedim. Ama olur ki benim yanıma gelirsiniz, eğer bu kitabın her maddesini içinize sindirememişseniz gelmeyin, yoksa kitabı kafanızda paralarım ona göre. Umarım armatörlerimiz de biraz daha gemilerinin güvenli ellerde olduğunu hissederler. Nasıl ki bir zincir en zayıf halkası kadar kuvvetliyse, siz armatörlerimiz de gemilerinizi ne kadar iyi Kaptan, baş Mühendis ve ikincilerle donatırsanız donatın, 3cü ve 4cüleriniz zayıfsa yukarıda verdiğim misal gibi olur.
Bu basit kitabın getireceği sonuçlarla ben eminim ki çok olumsuzlukların önüne geçilecektir. İşte Beybabanızın (isterseniz Ünal amca da diyebilirsiniz) en büyük kazancı da bu olacaktır.
Basit şeyler yazacağız, hem de çok basit. Lakin teferruat çok. Nasıl ki mükemmellik teferruatta gizlidir. Bizlerin de mükemmel olması için bu basit fakat oldukça fazla bilgi halkalarını kafamıza geçirmemiz gerekiyor.
Bu kitapta gemi ismi ve şahısların ismi kullanılmayacaktır (kullanılan isimler sanaldır). Önemli olan kıssadan hisse çıkarmaktır. Çalıştığım zabitlerimin yaptıkları hataların benzerlerini bu kitabı okuyanların yapmayacağıdır. Onlara hepimiz teşekkür edelim. İsimlerini yayınlamadığım için alınmalarına da gerek kalmıyor. Bu arada tabiatıyla kendi yaptığımız hataları da yazacağız.
Hangi okulu bitirirsek bitirelim, boynumuza, üzerinde diploma yazan büyük bir mezuniyet halkası geçiririz. Hayata atıldıktan sonra (Bizim için denize açıldıktan sonra diyebiliriz) her öğrendiğimiz bilgi halkası bu büyük halkaya geçer. Ne kadar çok halkan varsa o kadar tecrübelisin demektir. Ne mümkün bütün halkaları takabilmek, ama en azından alabileceklerimizi, elimizde imkan olduğu sürece alalım. Bu kitap size bu fırsatı getirmiştir, haydi kolay gelsin.
İÇİNDEKİLER
1- Teşekkür
2- Viya böyle
3- Dümen kumandaları
4- Dümen arızaları
5- Emercensi dümen
6- Köprü üstünün hazırlanması
7- Zabitlerin manevradaki görevleri
8- Sefer belli oldu
9- Yakıt talebi
10- Seyir vardiyası
11- Delilerden kaçmak
12- Yemek
13- Yemek yeme adabı
14- Demirlemek
15- Demir vardiyası
16- Sosyal yaşam
17- Kitap
18- Müzik
19- İçki
20- Sigara
21- Oyun
22- Dedikodu
23- Taraftar
24- Zaman
25- Kaçak
26- Korsan
27- Gemi içi hırsızlık
28- Mutluluk numarası
29- Üç kağıtçılar
30- Sağlık
31- Aids
32- Şeker
33- Hitap
34- İstanbul
35- İzmir
36- Hediye
37- Shore pass
38- Murat’s port guide
39- Fotokopi
40- MOB
41- Yalancı eko
42- Kaptana öğütler
43- 2.3.4 Kaptana öğütler
44- Stajyere öğütler
45- Kılık kıyafet
46- Uçak yolculuğu
47- Doblin
48- Süveyş kanalı
49- Panama kanalı
50- Değer verme
51- Draft ve derinlik
52- Greenpeace
53- Safety first
54- Sirkuler
55- Nehirde seyir
56- Check list
57- Cep telefonu
58- Kamarot
59- Slopchest
60- PSC
61- Sorular
62- Tasarruf
63- Kumanya listesi
64- Su kısıntısı
65- Pm/Am, Eta vermek
66- Kançello
67- NOR
68- SOF
69- Demoraj
70- Gemiyi kaçırmak
71- Pervane
72- Gemi değiştirmek
73- Tek postaya kalmak
74- SF
75- Air draft
76- Free surface
77- Ocean routes
78- Harita
79- Rota
80- RL-GC-MGC
81- Sextant
82- İngilizce
83- Hava raporları
84- Immobilization - Hot work
85- Stevedore’s damage report
86- Sea protest
87- M/R -B/L
88- Kontrat
89- Buzluk
90- Yükler
91- Deniz netası
92- Biraz seyir yapalım mı?
93- Yalan
94- Sıkıntı
95- Quebec seferi
96- St Petersburg seferi
97- Singapore
98- Çarpışıyoruz efendim
99- Halkalar
100- Son söz
TEŞEKKÜR
Kitabımın ilk baskısı çıktıktan sonra ummadığım bir ilgiyle karşılaştım. Bu bölümde o müstesna insanlara teşekkür etmek istiyorum.
Kabataş’ta ofisi bulunan ilk beybabam (Hamit Naci staj gemimizin kaptanı) Sayın Ferit Biren’e kitabımı da alarak gittim. 43 sene sonra ilk defa karşılaşmamıza rağmen beni tanıdı, yanaklarımdan öptü, ziyaretime son derece memnun oldu. Bir de kitap yazdığımı görünce memnuniyeti katlandı. Fazla oturmadım, bir kahvesini içip ayrılırken bir olay beni yine uçurdu. Süvarim, gelen bir telefonda meşgul olduğunu söylerken aynen şu ifadeyi kullandı “Bir talebemle konuşuyorum” Onca sene sonra tekrar talebe olmak ne tatlı bir duygu!
Eve geldim. Ertesi sabah oldu tak bir telefon. Arayan süvarim Ferit Biren.
“Buyrun efendim”
“Ünal, seni tekrar tebrik ederim. Çok güzel bir kitap yazmışsın. Nazariye ile pratiği birleştirmişsin”
“Sağolun efendim, teveccühünüz”
Çocuklar hazinemin gittikçe çoğaldığının farkındasınız di mi? Benim yakışıklı beybabam telefonla arayarak, bana tekrar teşekkür etme ihtiyacı duyuyor ve o nezaketi fazlasıyla gösteriyor. Bu arada bir halka; Yanınızda Türkçe lugat taşımayabilirsiniz ama pratik bir yol olarak size şunu tavsiye edebilirim. Anlamadığınız, manalarını çıkaramadığınız babanızın, dedenizin zamanından kalan kelimelerle karşılaşırsanız açın Türkçe-İngilizce Redhouse sözlüğünü bakın bakalım teveccühün karşısında ne yazıyor “You are too kind” tamam mı? Bunu da hayat halkalarının yanına koyun, meslek halkaları dosyanıza değil.
Başka bir duayenimiz Sayın Kaptan Refik Akdoğan 2 ayda bir yayınlanan “Denizcilik” dergisinde denizcilere ilan (Notice to Mariners) başlığı ile kaleme aldığı yazısını okuyalım :
“Size Kaptan Ünal Celasin’in yazmış olduğu ‘Viya Böyle’ kitabını tanıtmaya çalışacağım. Denizde başından geçenleri ve alınacak dersleri o kadar güzel anlatmış ki, ben 467 sayfa olan kitabı, bir solukta okudum. Kitap tam benim yapmayı arzu edip de yapamadığım bir denizcilik el kitabı. İçinde yok yok. Bunu okumadan kimse denize çıkmasın. Deniz öğrencileri için olağan üstü yararlı bir kitap. Yardımcı ders kitabı demeye dilim varmıyor. Asıl ders kitabı olacak nitelikte bir kitap bu. İngilizceye çevirirlerse çok satar. Böyle bir kitap daha yazılamaz gibi geliyor bana. Ünal kaptan; iyi not tutan, olayları unutmayan, ders alınacak hususları iyi yakalayan bir denizci. Şimdi ben burada derim ki, Sayın Denizcilik Müsteşarlığı, bu kitabı iyice tetkik ettikten sonra, tüm denizcilik okullarına ve hatta gemilere mecburi kitap olarak kabul edilmeli. Armatörler bu kitaptan gemilerine kesinlikle birer tane göndermeliler. Abartmıyorum, çok şey öğrendim, bu kitaptan.
Aslında kitabın adı ‘Viya Böyle…’ romantik ismi yerine ‘Pratik Gemi İşletme- Shipping Practice’ gibi gerçek bir isim konmalı. Ben kitabı ikinci kez okumaya başladım. Denizcilere ilan olunur.”
Sağolasın Refik ağabey, değerli iltifatlarınla beni çok mahcup ettin.
Bu arada kitabımın ilk baskısında oluşan hataları da büyük bir titizlikle
vaktinizi verip işaretlediğiniz için ayrıca teşekkür ederim.
Arkas denizcilik büyük duyarlılık göstererek bana aşağıdaki mail’i attı:
Sevgili Celasin Ağabey,
VİYA BÖYLE kitabınızı okudum.. Bu mesleğe bu zamana kadar yazılan bütün kitaplardan çok daha değerli bir kitap açıkçası.. Öyle ki para ile eğitim ile alınamayacak son derece değerli bilgiler topluluğu.. Yıllarını denize gömmüş değerli bir Kaptan ağabeyimizin bir sonraki kuşağa hediyesi.. Ne diyeyim, gerçekten çok güzel. Yürekten tebrik ederim.
Bu kitapları her sene 100’ e yakın bizde staj yapan çocuklara ve Filoda kaptanlığını almış arkadaşlara hediye etmeyi planladık. Ciltçiye gönderdiğimiz kitabınızın iç tarafına yazdırmayı düşündüğümüz satırlar aşağıdadır:
Sevgili kardeşlerim ve sayın meslektaşlarım,
Elinizdeki bu kitabı mutlaka okuyun.. Bittiğinde, farkında olmadan meslektaşlarınızdan yıllarca öteye kıdem aldığınızı göreceksiniz. Yazarı olan Sayın Ünal Celasin ağabeyimizin onca yılın ardında kazandığı bilgi ve tecrübenin belleğinize işlenmesi ile bakacaksınız ki eliniz makine telgrafına daha farklı uzanmaktadır. Kaptanlık onuru ve becerisi omuzlarınızda gizli apoletler gibi durmaktadır. O yüzden her bir satırını içtenlikle okuyun, Kaptan olarak duruşunuzdaki güven bile değişecektir. Güven tecrübe ile olur, tecrübe ise yılların mesleğimize en değerli armağanıdır. Böyle güzel bir armağan veren sevgili Ünal Celasin Ağabeye içten teşekkür eder, sizlere kazasız nice gemiler ve denizler dileriz.
Bu kadar güzel bir yazıyla beni onurlandıran Arkas Denizcilik genel müdürü sayın Kaptan İbrahim Kontaytekin kardeşime teşekkürler.
Gemi Personeli (GEMPO) sitesi, kitabımın tanıtımını değerli sitelerinde yayınlayarak daha geniş kitlelerin kitabın varlığından haberdar olmasını sağlamışlardır. İlgilerine çok teşekkür ederim.
Kitap hakkında değerli görüşlerini yazan “Bilim ve Teknik” dergisine teşekkür ederim. Yapılan yorumdan bir paragrafı buraya alabiliriz:
“Celasin bu kitabını genç denizcilere yönelik yazmış ama biz kara insanlarının da okuyunca öğreneceği dersler var. Kitap ayrıca keyifli bir dille sohbet eder gibi yazıldığı için, okuyucuyu hemen kavrıyor ve uzak denizlerde hoş bir maceraya çıkarıyor. ‘Viya Böyle’ yi elinizden bırakamayacaksınız.”
“Kara insanları”ndan Sayın Avukat Kazım beye, zahmet edip tebriklerini bir mail’le gönderdiği için ben de kendisine çok teşekkür ederim. Kazım bey tanımadığım bir insan, şu ana kadar da tanışmış değiliz. Sizlerden biri. Bakalım beni çok duygulandıran ve onurlandıran neler yazmış:
“Ünal bey, değerli şahsınızı tebrik etmek maksadıyla böyle bir yazıyı kaleme alma lüzumunu hissettim. Bir Karadenizli olmama rağmen denizle olan münasebetim İstanbul’daki şehir hatları vapurları ile yine boğazda yapılan kısa süreli tekne turlarından ibarettir. Ancak tesadüfen elime geçen ve bir çırpıda okuduğum mükemmel kitabınız (viya böyle) sonrası denizin ve denizciliğin ne kadar komplike ve hassas bir konu olduğunu fark ettim. Dışarıdan bakıldığında denizlerin devasa yapısı nedeniyle hiçte zor gözükmeyen gemi sevk ve idaresinin aslında ne kadar dikkat ve özen gerektiren bir meslek olduğunu ve yine adeta bir uçak pilotu hassasiyeti ve donanımıyla yönetilmediği takdirde de ne kadar tehlikeli olabileceğini öğrendim.
Bu saatten sonra denizle olan münasebetimin çok da farklı olacağını düşünmememe rağmen kitabınızda kılık kıyafetten adabı muaşerete kadar adeta doğru, dürüst ve herkes tarafından birer emsal olarak gösterilmesini isteyen bir titizlik ile hem genel anlamıyla hayata ve insan olmaya hem de gemi adamlığı ve yöneticisi olunmasına dair canı gönülden ve her biri birer altın kıymetindeki tecrübelerle ve adeta bir baba şefkatiyle ifade edilen nasihatleriniz karşısında sizleri büyük bir takdir ile tebrik etmek istedim. Keşke her meslek mensubu sizin gibi mesleğine aşık olsa ve yine keşke sizin gibi hayatın her anında ve her konusunda ‘etrafıma ve mesleğime nasıl faydalı olabilirim’ diye düşünerek ona göre hareket etse.
Netice olarak içinde hem hayata ve düzgün bir insan olmaya, hem de denizcilik mesleğine ait büyük tecrübe ve güzellikleri ifade etmiş bulunduğunuz bu önemli kitabınızdan dolayı değerli şahsınızı bir kez daha tebrik eder işlerinizde ve hayatınızda daima tüm aileniz ve sevdiklerinizle beraber sağlık ve mutluluklar ile geçireceğiniz daha nice güzel günler ve yarınlar temenni ederim.”
Genç bir mezundan:
Merhaba Beybabam,
Beybabam diyorum çünkü kitabınızı okudukça sanki aynı gemide seferdeyiz ve siz geminin Kaptanısınız gibi hissediyorum.
Kitabınızı elime alır almaz başladım okumaya, her sayfada yaşadıklarımı ve bundan da öte sizlerin yaşayıp bizimle paylaştıklarınızı soluk soluğa içime sindirdim. Denizcilik camiasında genellikle insanlar bildiklerini diğerlerine öğretmeye çalışmazlar, siz ise bunun tam tersi bir yapıdasınız.
İnşallah bizler de yaşımız ilerledikçe sizler gibi olabilsek.
Kitap için çok teşekkür ediyorum...
Allah selamet versin. Saygılarımla. CEM
Sayıları oldukça fazlalaşan beni tebrik etme lütfunu esirgemiyen onlarca talebeden 2 tanesinin mektubunu okuyalım:
Kitabınızı geçen hafta aldım ve nerdeyse elimden hiç düşürmeden bir haftadır okuyorum, notlar alıyorum, okuldaki kardeşlerimle kitabınızı konuşuyoruz. Böyle bir çalışma yaptığınız için size çok teşekkür ederiz. Bu yaz staja çıkacağız malumunuz, staja çıkmadan bu kitabı okumamız bizim için gerçekten çok önemli bir katkı oldu. Hem mesleki bilgi hem de gemi yaşantısı hakkında yazdıklarınız bize stajımızda çok katkı sağlayacak. Bütün arkadaşlarım adına size tekrar tekrar teşekkür ederiz. EMRE
Süvari Bey, Hiç okumayı sevmeyen bir genç olarak inanın 467 sayfalık bir kitabı bitirebileceğim aklımın ucundan bile geçmezdi. Hem de 1 haftada.
Yazmış olduğunuz kitap 'Viya Böyle'den söz ediyorum sevgili Süvarim. İnanın bu zamanda üzülerek söylüyorum fakat eğitimin bu derece duvarlarla sınırlanmış olduğu bir devirde böyle bir eser almak çok güzel bir şey. Bizleri düşündüğünüz için sonsuz teşekkürler size. Öyle ki her kaptan böyle bir alışkanlık edinse bizlerin neredeyse görsel eğitime ihtiyacı kalmaz gerçekten. Bugün bitirme sınavımız vardı Süvari Bey. Biliyor musunuz birçok soruyu bu kitap sayesinde kolayca cevapladım. Gerçekten bazı şeyler yaşandıkça daha iyi alınıyor. Kitap için bütün sınıf arkadaşlarım adına teşekkürlerimizi sunuyorum. CEYHUN
Gönderdikleri mail’lerle beni onurlandıran herkese çok teşekkür ederim.
Bugün lotto oynarken tanıştık
Güzel bir tesadüf oldu..Tebrikler..Kitabınız ile ilgili yazılanları okudum..
başarılarınızın devamını dilerim.
Selam ve sevgiler
İsmet sıdalı
İsmetsidali55@gmail.com Yazan: İsmet sıdalı - 22.04.2015 23:15:59 Viya-Boyle
Viya-Boyle temin için nasıl yardımcı olursunuz
Yazan: mahmut koç - 6.04.2013 17:52:25 sayğılarımla
saygı deger suvari bey ben tolgam gemisinde kamarotunuzdum şu anda bile kitabnz elimde okuyorum cok begendm başarılarnız devamını bekliyorm be şu anda ince denzcilıkte gv lost yapmaktayım hurmetle ellerinizden operim gv lost kenan akdeniz,mersin Yazan: Kenan akdeniz - 29.11.2012 05:48:25
Aşağıdaki bölüme haber ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz
Kurumsal Üyelerimiz
PİRANA Dalış Ltd...
DENİZCİLER Turizm
İDÇ Denizcilik
ATLANTİS Deniz Na..
İSKETE Deniz Taşı..
M&M
MEDITERRA LINE
EMRE Denizcilik
ULUSAL Denizcilik
AYTRANS Denizcilk..
...