Gemipersoneli.com - Reklam
Üye girişi
Kullanıcı adı:
Şifre:
Üye ol | Şifremi Unuttum
Menü
Ana Sayfa
Foto Galeri
İş Fırsatları
Haber Arşivi
Hakkımızda
Sistem Nasıl Çalışıyor
Üye İstatistikleri
Medyada Sitemiz
Mesaj Panosu
GEMİ VİDEOLARI
Gemici Belgesi
İletişim
İçerik
Bilgi bankası
Liman Başkanlıkları
CV Hakkında ipucu
Makaleler
Anket
Linkler


Share |
27 Kasım 2024
Haber
Anket
Türkiye, kruvaziyer yolcuları için büyük potansiyele sahip
MSC Cruises Türkiye ofisinden Necla Tuncel ve Burak Çalışkan,”Kruvaziyer gemilerinin kapasiteleri artıyor, hizmetler çeşitleniyor, güvenlik ve konfor sağlanarak yolcu sayısı kadar tekrarlama katsayısı da yükseltiliyor” diyorlar.



MSC Cruises Türkiye Ofisi yetkilileri, “Kruvaziyer turlarına katılmanın yaşlı ve zengin insanlara has, pahalı, gemiye çok bağımlı, yolculuk bakımından bazı riskleri olduğu gibi önyargıların” düzelmesi gerektiğini söylüyorlar. Kruvaziyer turları konusunda deyenimli iki yönetici olan Necla Tuncel ve Burak Çalışkan’a Türkiye’nin potansiyelleri ve gemi şirketlerinin ülkemizle ilgili algılarını soruyorum. Ülkemizin özel konumuyla ilgili bir dizi etkenin altını çiziyorlar:

Birincisi, limanlarımıza yanaşan gemilerin bir dizi tarihi mekan sunması. Ege ve Batı Akdeniz’e yanaşan bir gemiden Efes, Milet, Bergama, Meryem Ana Evi gibi çok sayıda tarihi mekana erişmek mümkün.İstanbul tarihi birikimi, Sultanahmet’ten Ayasofya’ya yapıları, yeme- içme kültürünün zenginliği, eğlencelerinin farklılığı gibi çekici bir dizi varlığa sahip.

İkincisi, İstanbul’a ulaşan bir kruvaziyer gemisinin yolcusu, "Ne görebilirim?” sorusuna çok değişik yanıtlar bulabilir.

Üçüncüsü, Türkiye’de “doğa arayışı” olan insanlar için çok uygun yerler var. Karadeniz’de uygun limanların olması halinde Kardeniz Bögesi’nde sunulabilecek doğal varlıklar var.

Dördüncüsü, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de orta sınıfın gücü arttıkça, kruvaziyer gemi turlarına katılacak olanların artması doğal.

Beşincisi, hızla liman altyapıları tamamlanır; hizmet bedelleri ve kalitesi de rakiplerle eşdüzeye getirilirse hızla gelişebilir.





Pahalı önyargısını kırmak

Ülkemizde yeteri kadar “harcanabilir geliri” olan insanların kuruvaziyer turlarını tercihlerini güdüleyen etkenlerin neler olduğunu da eli taşın altında olan Tuncel ve Çalışkan’dan öğrenmek istiyoruz.

Çalışkan,”Ülkemizde kurvaziyer turlarına katılmayı engelleyen bazı önyargılar var” diye başlıyor söze. Doğrusu dikkat kesilerek dinliyorum. Devam ediyor: "Yaşlıların ve çok zengin olanların erişebileceği bir hizmet algısı çok yaygın. Bu bir önyargı. Ayrıntı bilgisine sahip olmamamın yarattığı bir önyargı. Gerçek öyle değil. Kruvaziyer turlarına katılmak oldukça erişilebilir bir hizmet. Bir de gemiye bindikten sonra dönüşe kadar hiç karaya inilmeyecekmiş gibi bir algı var. Bu yargı da eksik bilgiye dayanıyor. Yolcunun önemli bir zamanı geminin yanaştığı kara parçasındaki etkinliklere katılmakla geçiyor.”

İş alanımızdan uzak bir sektör olduğu için biriken önyargıları hayretle dinliyoruz. Necla Tuncel bir başka önyargıya daha değiniyor: "Gemi çok sallanır; rahatsızlık olur. Fırtınalar olabilir gibi önyargılar. Oysa günümüz teknolojileri gemilerde sarsıntıyı en aza indirebildiği gibi, meteoroloji hava durumu hakkında anlık bilgiler verebiliyor; önlem almak için gemi kaptanının zaman bulabilmesi her zaman mümkün.”

Burak Çalışkan bir başka boyut ekliyor, “Kruvaziyer gemilerinde turlara katılanların sayısı hızla artıyor. Belli firmaların egemenliğinden çıkan bu sektör daha çok insana dokunuyor. İngiltere’de 2 milyon yolcu, Almanya’ya da 1,5 milyon yolcu bu turlara katılıyor. Ülkeler bu kadar çok yurttaşını riske etmemek için uluslararası kuralları, alınan önlemleri yakından izliyor.”





Kapsamlı bir strateji ve proje konusu

Deneyimli yöneticiler kruvaziyer turlarında gemi sayısının hızla arttığını, firma ölçeklerinin büyüdüğünü, sektördeki firmaların çeşitlendiğini, artan kapasitelerin fiyatları erişebilir hale getirdiğini; giderek orta sınıfın bu hizmetten yararlanmasıyla “kitle tüketimi” oluşacağının altını çiziyorlar. Necla Tuncel Avrupa’da yılda iki tatile çıkan insanların, tatillerden birini geleneksel alanlarda, diğerini de kruvaziyer gemilerde yaptığını söylüyor. Sonra da bir eksik değerlendirme üzerinde duruyor: “Gemi başlıbaşına bir ekonomi yaratıyor. Gemilerin yanaştığı liman hizmetlerinin yarattığı, ülke ekonomilerine kattığı değeri de hesaba katmalıyız. Rehberlerin gelirleri, rehberlerin uğradıkları alış-veriş yerlerindeki satış olanaklarını, katılımcı insanlara ülke tanıtımının dolaylı etkilerini daha bir dizi ileriye ve geriye doğru etkilerini de hesaba katmalıyız. Otobüsünden rehberine, alışveriş yerlerinden bilet satıcısına, müze gelirinden dolaylı tanıtım yararına kadar bütünsel ekonomik etkiyi düşünmeliyiz.

Türkiye'nin gündemi

Ülkemizde ne yapılmadığını yıllardır konuşuyoruz. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde kruvaziyer turlarının ekonomimize değer katması için ne yapmalı ve nasıl yapmalıyız. Konunun uzmanlarından ve ilgili STK’ların açıklamalarından anladıklarımızı şöyle paylaşabiliriz:

1 Türkiye’ye gelen kruvaziyer gemilerinin yüzde 40’ının çıkış noktası Yunanistan’da Pire limanı. Bu limanın Çinli büyük bir denizcilik firması tarafından işletildiğini, liman ve bağlantıları için Bir Yol Bir Kuşak (OBOR) Projesi yapıldığını dikkate alarak bir ulusal strateji belirlemeliyiz.

2 Sektörün dünya genelinde yüzde 5’lik büyümesine göre bir projeksiyon oluşturarak; İstanbul, İzmir-Kuşadası öncelikli olmak üzere gemilerin yanaşacağı liman altyapılarına ilişkin bütünsel plan yapmalı, planının uygulanmasını dışa açık, kamu gözetimi ve denetiminin yapılacağı bir merkezle yürütmeliyiz.

3 TÜRSAB’ın hesaplarına göre 7 günlük yolcu masrafı ortalama 719 dolar. Sadece gemilerin yarattığı ekonomi 36 milyar dolar. Gemi dışı yaratılan ekonomileri dikkate aldığımızda uzman kuruluş bu geliri üçe katlamak gerektiğini söylüyor. Böylesine bir ekonomiden payımızı almak için liman donanımlarını yeterli hale getirme yanında limandaki hizmet bedellerini de rakiplerle eş düzey hale getirmeli; hizmet kalitesini yükseltmek ve korumak için eğitim altyapısı oluşturmalıyız.

4 Kruvaziyer turistlerinin yüzde 30’u İstanbul’a geliyor. Yüzde 25.7’si Kuşadası’na. Bu oran değişik etkenlerle değişebilir. Gelişme potansiyelleri üzerinde çalışılarak İstanbul’da Galaport’un ihtiyacı ne kadar karşılayacağı, yeni bir liman ihtiyacı olup olmadığı fizibilitesi yapılarak fayda/maliyet analizlerinin sonuçları kamuoyu ile paylaşılmalıdır.




Kaynak: Dünya
Eklenme tarihi: 23.01.2018




Share |




YORUMLARINIZ




Aşağıdaki bölüme haber ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz


Adınız Soyadınız:
Başlık:
YORUMUNUZ:
Denizcilik mesleği ile ilgili ne düşünüyorsunuz
Çok güzel
Mecbur kalınca yapılacak bir iş
Zabit için iyi alt personel için kötü
Kesinlikle yapılmaz

Önceki Anketler
Kurumsal Üyelerimiz
 DİNÇ denizcilik
 ALPAGUL Denizcili..
 ADAKENT Gemi İşle..
 İNTA Denizcilik
 CHISIEL Dış Ticar..
 HACIBABA Ltd. Şti..
 AFRICA MARINE COM..
 TURMAR Gemicilik ..
 DOKA MARİN Gemici..
 ÖZKANDEMİR Denizc..
...


www.gemipersoneli.com   © Gemipersoneli.com - Tüm Hakları Saklıdır.  Kullanım Şartları  Gizlilik Prensipleri  İletişim