Norveç’in Elektrikli gemileri Türkiye’de yapılıyor
Otomobilde yerli elektrikli araç üretecek şirketler “babayiğit” olarak anılırken, denizin babayiğitleri de yaptıkları çalışmalarla dikkat çekiyor. Türk tersanelerinden çıkan elektrikli gemiler, Norveç fiyortlarında dolaşıyor. Feribotlar, balıkçı gemileri Türkiye’de elektrikli hale getiriliyor.
Elektrikli otomobiller gibi yeni bir akım da elektrikli gemiler. Malum dünya ticaretinin büyük bölümü halen gemilerle gerçekleşiyor. Deniz trafiği, dünyadaki karbondioksit (CO2) emisyonlarının yaklaşık yüzde 2.1’ini oluşturuyor. Karayollarında araçları elektrikli sisteme geçirerek çözüm arıyorlar. Denizlerde de aynı yarış başladı. Çünkü dört bir yanımız deniz ve denizlerimizde binlerce dizel motorla çalışan gemi var. Dünyada elektrikli gemi yapabilen 10-15 marka var. Bunlar Siemens, Rolls Royce ve ABB gibi çok büyük firmalar. Ama tamamı Türk olan bir şirket, bu alanda yaptığı çalışmalarla devlerle yarışıyor. Elkon isimli şirket, Norveç fiyortlarında gezen feribotları, kuzey denizlerinde balıkçı gemilerini, büyük gemilere eşlik eden kılavuz gemileri elektrikli hale getiriyor. Dünyanın dört bir yanından gemi siparişi alıyorlar. Elkon Genel Müdürü Ertuğ Yaşar, “Norveç başta olmak üzere gelişmiş ülkeler elektrikli gemiye geçmek için dünya çok ciddi bir irade ortaya koyuyor. Örneğin feribotlar tamamen sıfır karbon salımıyla elektrikli tahrik sistemli olarak yapılabiliyor. Bu feribotları Tesla gibi düşünürseniz, Tesla’nın içindeki elektrik set sistemini ve elektrik sistemlerini biz yapıyoruz” diyor.
EN BÜYÜK PAZAR NORVEÇ
Elektrikli gemiler, içten yanmalı makineler yerine, elektrik motorlarla çalıştırılıyor, hareket gücü, gemi karada iken şarj edilen bataryalardan elde ediliyor. Dünyada bu teknolojiyi yapan 10-15 firma bulunduğunu anlatan Yaşar, “Elkon da ülkemizde bu teknolojiyi hem Türk, hem de yabancı tersanelerde inşa edilen gemilerde uyguluyor” diyor. Elektrikle çalışan gemilerde talebin genelde Batılı ülkelerden ve özellikle Norveç’ten geldiğini söyleyen Yaşar, şöyle konuşuyor: “Bunun asıl nedeni de emisyonların azaltılması isteği. Tabi elektriği de yenilenebilir kaynaklardan üretme şartı ile… Bizim gemi inşaat sektörümüz daha çok Norveçlilere, İskandinavlara, Kanadalılara, İngilizlere çalışır. Çevremize baktık gördük ki Avrupa’da bizim gibi firmalara iş veren en büyük pazar Norveç. Çok ilginç tabii 5.6 milyonluk bir nüfus, Türkiye’nin 1.5 katı bir yüzölçümü ve Avrupa gemi inşaat sektörünü domine ediyor. Türkiye’de yapılan gemilerin de yüzde 50’si-60’ı Norveç’e yapılıyor. Zaten büyümek amacındayız, odağımıza Norveç’i koymalıyız dedik. Güçlü yönlerimiz olarak mühendislik tarafımız öne çıktı. Türkiye’nin 447. Ar-Ge merkeziyiz. Şu anda özellikle değişik türde balıkçı gemileri, feribotlar; römorkörler, açık deniz (offshore) rüzgâr çiftliği destek gemileri üzerinde çalışıyoruz. Özellikle Norveçli feribot operatörleri için Türk ve yabancı tersanelerde elektrik sevk sistemli feribot projelerinin çalışması hızla sürüyor.”
TÜRK TERSANELERİNDEN FİYORTLARA ELEKTRİKLİ FERİBOT
Yaşar, Norveç’te Karayolları Genel Müdürlüğü’ne tekabül eden kurumun fiyortlardaki feribot trafiğini yönettiğini anlatarak, “Orada 250’nin üzerinde hat var; bir kısmı ticari hat, bir kısmı sosyal hat. Bu hatlarla ilgili ihaleler açılıyor. 2014’ten beri hiçbir ihalede dizel makine kabul edilmiyor. En kötüsü LNG ve ihale şartı şöyle: Tabii ki fiyat ama toplam enerji verimliliği ve 10 yıl boyunca doğaya yapacağınız CO2 emisyonu. Türk tersaneleri bu gemileri yapmaya başladı. Türk tersanelerinde şu an 11 tane böyle gemi var, feribot. 3 tanesi teslim edildi, diğerleri inşa ediliyor. Tersan Tersanesi, Cemre Tersanesi ve Sefine Tersanesi inşa ediyor. Biz Sedef Tersanesi’nde Kanada’ya bir tane hibrit feribot inşa ettik” diyor.
BOĞAZ HATLARI TAMAMEN ELEKTRİKLİ OLABİLİR
Elektrikli gemiler neden yaygınlaşmıyor sorumuza karşılık Yaşar, batarya teknolojisinin henüz Uzakdoğu’dan Avrupa’ya gidiş gibi uzun yolculuklar için yeterli olmadığını vurgulayarak, şunları söylüyor: “Ama kısa sürüş dediğimiz, Çubuklu-İstinye hattı, Beşiktaş-Üsküdar hattı, Kadıköy-Beşiktaş hattı, bunlar tam da bizim yaptığımız işler.Bunlar tamamen sıfır karbon salımıyla, elektrikli tahrik yani elektrik set sistemli olarak yapılabiliyor. Üsküdar-Beşiktaş profiline bakıyoruz, 7 dakika gidiş, 15 dakika duruyor diyelim, güç ihtiyacını hesaplıyoruz. Ne kadar kilovat saat gerekli, bunu ne kadarda şarj ediyoruz, büyük şarj gece edilecek, kısa şarjlar arada edilecek diyoruz ve ona göre uygun bataryayı buluyoruz. Bugün bu teknoloji var ve çalışıyor. CAPEX başta biraz fazla ama OPEX düşük ve artık tamamen yeşil çevreci elektriği yenilenebilir enerji ile getiriyorsunuz. Bize kalsa Boğaziçi gibi dünyanın en güzel suyunda dizelli hiçbir şey çalışmamalı. Deniz hatları, vapurları tamamen elektrikli olabilir.”