Yakıt bitince....
1500 tonluk bi kosterde çalışıyordum. Cezayir skikda limanında yükümüzü boşaltıp yine başka bir Cezayir limanından yükümüzü alıp Türkiye’ye dönüyoruz.
12-04 vardiyası tutuyorum Cezayir giderken Mataban'da 7-8 hava yemiş Messine'ye kaçmıştık. Gelirken deniz de çarşaf gibi ege denizine girdik adaların yanından geçiyoruz, hava bozdu ama kuvvetli değil ama kuvvetlenecek vardiyayı aldım ama ilk yapmam lazım gereken işi yapmadım yakıt tankına bakmadım aslında adetim değildir ama çarkçı nasıl olsa basmıştır dedim ana makineye baktım normal, yardımcılar yağ yakıyor ama onlar da normal. Zaten lister diesel bilen bilir kosterlerde olmazsa olmaz çok sağlam bi makine.
Neyse biraz dolaştım makine dairesinde zaten küçücüktü sonra yukarı çıktım çay demleyeyim dedim bi beş dakika geçti aşağı geri indim nasılsa yakıt tankı tekrar aklıma geldi bi bakayım dedim bi baktım ne göreyim gram yakıt yok hemen valfleri açıp pompayı çalıştırdım ama pompa basmıyor hava yapmış. Havasını almaya uğraşıyorum olmuyor son gaz çarkçının kamaraya koştum uyandırdım bi türlü kalkamıyordu ya çarkçım kalk dedim servis tankında yakıt yok ana makine stop etmek üzere deyince anında uyandı pijamasıyla aşagi koştu ben de arkasından...,
Pompaya bakıyor hava yapmış havasını almaya uğraştı pompanın buna niyeti yok büyük bi vav-vak pompa var onunla basmaya başladık servise bi türlü yakıt gelmiyor… ya çarkçım biraz yol keselim ana makine stop etmesin dedim, ya yok dedi şimdi basarız uğraşıyoruz uğraşıyoruz olmuyor..
Ana makine'nin devri düşmeye başladı şimdi hapı yuttuk dedim içimden… derken stop etti bi dakikaya kadar yardımcılar da stop ederse hapı yuttuk…
Köprüüstünde panik, bizde panik sürüklenmeye başladık adalara doğru neyse pompanın havasını aldık servise yakıt alıyoruz havayı çakıyoruz çakıyoruz bi türlü makine çalıştıramadık.
Çarkçıbaşı geldi aşağı o da pijamalı ne oluyor dedi, durumu anlattık makinenin havasını almaya çalışıyoruz. Makine yanıyor tabi hararet 80 derece ellerimiz yanarak pompaların filtrelerinin havasını aldık çakıyoruz hala almıyor....
Canımdan can gidiyor tabi büyük bi yakıt filtresi vardı onu bi kere daha açtık onun da havasını tekrar aldık. Bi daha hava çaktık ana makine çalıştı geri stop etti. Bi daha çaktık aynı üçüncüde aldı ama düzensiz bi türlü devri almıyor yavaş yavaş devri yükselmeye başladı. Devri yükseldikçe benim devrim düşmeye, sakinleşmeye başladım. Herşey normal olunca yukarı çıktık.
Çarkçıbaşım biraz nasihat etti ama hiç kızmadan, Allah ondan razı olsun denize ilk çıkışımda onun gibi bir insanla karşılaşmam büyük bi lutüf derim her zaman. Tabi bunları biz aşağıda yaşadık, köprüüstü'nde neler neler olmuş... Onlar da ecel teri dökmüşler. İyi ki adalar bize baya uzaktı o olaydan sonra her zaman vardiyaya inerken ilk yakıt tankına bakarım…
Aşağıdaki bölüme makale ile ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz
YORUMLARINIZ